Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr
Tatlı bir su fışkırdı
13.04.2013
(Dünden devam)
Zalim melik, Hazret-i İbrahim'e Hacer isminde asil bir hizmetçi kadını hediye etti.
İbrahim aleyhisselam, Hazret-i Sâre ve hediye edilen hazret-i Hacer'le birlikte Mısır'dan ayrılıp Filistin'e gitti.
Sebu' denen yere yerleşti.
Bu yerde hiç su yoktu.
Bir kuyu kazdı.
Tatlı bir su çıkıp akmaya başladı.
Su işi hâllolmuştu.
● ● ●
Bu defa yiyecekleri bitti.
Yiyecek getirmek için eline bir çuval alıp şehre gitmek üzere oradan ayrıldı.
Sahraya düştü.
Bir müddet yürüdü.
Şehir uzaklardaydı.
Buğday alacak parası da yoktu.
Çaresiz geri döndü.
● ● ●
Çuvala kum doldurdu.
Eve geldi.
Çuvalı koyup uyudu.
Hazret-i Sâre, Hacer'e seslenip "Şu çuvalı aç" dedi.
Açınca, şaşırdılar.
Zira içi buğday doluydu.
Kumlar buğday olmuştu.
Çok sevinip ekmek pişirdiler.
● ● ●
Sonra Onu uyandırıp "Haydi kalk, ekmekler pişti!" dediler.
O da kalktı.
Sıcacık ekmeği görünce "Unu nereden buldunuz?" dedi.
"Getirdiğin buğdaydan" dediler.
O da çok sevindi.
Kumların un olduğunu bildi.
Rabbine şükretti.
Malı, serveti arttı.
Öyle ki yemekle bitmezdi.
Misafirsiz de sofraya oturmazdı.
(devamı yarın)
www.gonulsultanlari.com