Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr
Yâ Bilal! Beni ziyarete gel!
30.11.2014
Bilâl-i Habeşi (radıyallahü anh), Efendimizin vefatıyla Medine’de duramadı.
İzin alıp Şam’a gitti.
Ve oraya yerleşti.
Şam'da bir müddet kaldıktan sonra bir gece yattı ve Peygamber Efendimiz rüyasına girip “Beni ziyaret etmeyecek misin yâ Bilâl?" buyurdular.
Bu rüyayı gördü.
Medine’ye geldi.
Ve doğruca Peygamber Efendimizin kabr-i şerifine gidip Ravda-i mutahhara’ya yüzünü gözünü sürdü. Resulullahla geçirdiği günleri hatırladı.
Uzun süre ağladı.
Çok gözyaşı döktü.
Bu sırada Peygamber Efendimizin torunları Hazret-i Hasan ve Hazret-i Hüseyin efendilerimiz (radıyallahü anhüma), boynuna sarılıp bir kere olsun ezan okumasını rica ettiler.
Okumak istemedi.
Onlar ısrar ettiler.
Israrlara dayanamadı.
Ve ertesi gün sabah ezanını okumaya başladı.
Mescid-i Nebi'den Bilâl-i Habeşi'nin sesiyle yükselen o ezanı Eshab-ı Kiram işittiler.
Yerlerinden fırladılar.
Sokaklara döküldüler.
Ve şaşkına döndüler.
Hepsi, Resulullahla yaşadıkları o saadetli günleri, Bilâl-i Habeşi'nin okuduğu bu ezan-ı Muhammedî sedalarıyla hatırlayıp ağlaştılar.
www.gonulsultanlari.com