Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr


Siz ne biçim askersiniz!
8/10/2015

(Dünden devam)
Noyan Han'ın hiddeti kat kat olur!
Olanların hikmetini düşünmez.
Askerini azarlar şiddetle.
“Ne biçim askersiniz! Bir işi beceremediniz!” diye bağırır.
Kendisi ileri atılır.
Yayını gerer, üç ok fırlatır.
Üçü de ayağının dibine düşer.
Daha bir öfkeye kapılır!
“Atımı getirin!” diye kükrer.
Koşup getirirler.
Hiddetle atına biner!
Ama bu defa da at yürümez.
Mahmuzlar, kamçı vurur.
Ama hayvan öylece durur.
Adam hiddetinden kudurur!
Attan inip yaya gitmek ister.
Ama ayakları birbirine dolanır.
Ve “felç olup” yere yuvarlanır.
Konya halkı bu olanları hayret ve dehşetle seyretmektedir o anda.
"Tekbir" sedaları yükselir meydanda!
Noyan Han, sonunda itiraf eder:
“Bu zat bildiğim insanlardan değilmiş” der.
Askerine döner.
“Çabuk toparlanın!” der.
Ve Konya'yı terkeder.
● ● ●
Bu zat bir sohbetinde;
“Kıyamet günü makbul olanlardan ve kurtulanlardan olmayı istiyorsanız Allahü teâlânın razı olduğu yani beğendiği iyi işleri yapınız!” buyurdu.
Dinleyenler;
“Meselâ ne yapalım efendim?” dediklerinde;
“Sünnet-i seniyyeye, yani Resulullah’ın yoluna sarılınız! Bu yola uymayan hiçbirşey yapmayınız!” buyurdu.


www.gonulsultanlari.com