Makaleler
( 54 )
( 365 )
( 366 )
( 364 )
( 366 )
( 365 )
( 365 )
( 365 )
( 90 )
( 2 )
 
 2010 - MAKALELER


Arkadaşına gönder
 
Print almak için

Yazı boyutunu büyütmek için     


 

Bıraktılar soygunculuğu
3/22/2010

Mevlana Halid-i Bağdadi hazretleri, talebesiyle birlikte Bağdat'tan Şam şehrine hicret ediyorlardı ki, yolda karşılarına bir soyguncu gurubu çıktı aniden.

Haydutlardan biri anlatıyor:
Tam hücum edecektik ki, kafileden beyaz kaftanlı biri, beyaz at üzerinde ileri çıktı.
Ve heybetle dikildi karşımıza.

Biz, o bir kişiden korktuk.
Zira o kişi, yavaş yavaş büyüyüp sonunda büyük bir dağ kadar oldu önümüzde.
Hiç böyle şey görmemiştik ömrümüzde.

Korkumuzdan atların üzerinden yerlere yuvarlandık.
"Bu işte bir iş var" dedik içimizden.
Hata ettiğimizi çok iyi anladık.

Sonra o kişinin yerinde Halid-i Bağdadi hazretlerini gördük.
Meğer o heybetli kişi, bu zatmış.
Hürmetle yaklaşıp hep birlikte eman diledik kendisinden.

- Bizi affedin efendim, diye yalvardık.
Affedince bıraktık soygunculuğu.
Talebesi olmakla şereflendik.

ALLAH BİR KULU SEVERSE…

Bir gün bazı sevdikleri;
- Efendim, Allahü teâlânın bir kulunu sevdiğinin alameti nedir? diye sordular bu zata.

Cevabında;
- O kimse hep hayırlı işlerle meşgul olur. İnsanlar fayda görürler kendisinden, buyurdu.

- Sevmediğinin alameti nedir hocam?
- O da malayani ile vakit geçirir. Yani ne dine, ne de dünyaya faydası olmayan boş işlerle uğraşır.

Daha açık söyleyeyim mi?
- Buyurun efendim.

- Allahü teâlânın bir kimseyi sevdiğine alamet, o kimsenin iyi işler yapması, sevmediğine alamet ise kötü işlerle uğraşmasıdır.

 
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
14.05.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı