Makaleler
( 54 )
( 365 )
( 366 )
( 364 )
( 366 )
( 365 )
( 365 )
( 365 )
( 90 )
( 2 )
 
 2010 - MAKALELER


Arkadaşına gönder
 
Print almak için

Yazı boyutunu büyütmek için     


 

Bir küp altın
4/3/2010

Zünnun-i Mısri hazretleri, henüz doğru yolu bulmamıştı ki, bir gece fakirlerle sabahlamıştı bir yerde.
Uyanıp, bir küp farketti toprağa gömülü.
Eşeleyip çıkardı ki, içi altın dolu.

Ayrıca Allah yazısı vardı kapağının iç yüzünde.
Bu yazıyı görünce çok sevindi.
Öyle ki, altını görünce bu kadar sevinmemişti.

Gerçi cahillik dönemiydi.
Ama Allahü teâlâ'yı çok seviyordu.
Altınların hepsini dağıttı fakirlere.
Kendisine sadece o kapağı ayırıp, onu almakla kârlı buldu yine kendisini.

Zira Ona göre, Altından çok daha kıymetliydi o kapak.
Allah yazısını öpüp, koydu başına.
O gece, nurlu bir zat girdi rüyasına,

Kendisine sevgiyle bakarak;
- Seni tebrik ederim. Sen Allah ismini böyle aziz tuttuğun gibi Allahü teâlâ da seni aziz tutup yüceltsin, buyurdu.

Uyanıp gördü ki, kalbi nurla dolmuş,
kalb gözü açılmıştı.
Yaratılıştan müsaitti zaten.
Kısa zamanda büyük Evliya oldu.

DÜNYADA EN ZOR ŞEY

Bir gün, bir gurup genç;
- Efendim, dünyada en zor şey nedir? diye sordular bu zata.

Cevaben;
- Hakkı bâtıldan ayırmaktır. Yani iyi nedir, kötü nedir? Kim sevilir, kim sevilmez? Bunu ayırabilmektir, buyurdu.

- Bu, o kadar mühim mi? dediler
- Elbette. Çünkü ahirette, hak diye sarıldıklarının bâtıl olduğunu görenler kahrolacak, hüsrana uğrayacaklardır. Peygamberimiz de "aleyhissalâtü vesselâm" bu hususta; "Yâ Rabbî, bana doğruyu doğru olarak, yanlışı da yanlış olarak bildir. Bâtıla, hak diye sarılmayayım" diye dua ederlerdi.

 
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
14.05.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı