Makaleler
( 54 )
( 365 )
( 366 )
( 364 )
( 366 )
( 365 )
( 365 )
( 365 )
( 90 )
( 2 )
 
 2011 - MAKALELER


Arkadaşına gönder
 
Print almak için

Yazı boyutunu büyütmek için     


 

Lebbeyk! Lebbeyk!
7/16/2011

Hazret-i Ömer radıyallahü anh, nalîfeliği zamanında İslâm askerlerini uzak bir yere cihâda göndermişti. Aradan bir ay kadar geçmişti ki, Cuma günü minberde hutbe okuyordu.

Bir ara hutbeyi yarıda kesip yüksek sesle;
"Lebbeyyk! Lebbeyyk!" diye bağırdı.

Sonra devam etti hutbeye. Ama eshâb merak etti.
Öyle ya, durup dururken niçin böyle bağırmıştı? Kimse bir şey anlıyamadı.
Nihâyet islâm askeri büyük zaferle döndü geri.

Kumandan Halîfenin huzûruna çıkmış, sevinç ve neşeyle olup biteni rapor ediyordu.
Ama Halîfe hazret-i Ömer, neşesiz, durgun ve gadaplıydı aksine. Suratı asık, kaşları çatıktı.

Kumandanın sözünü yarıda kesip;
"Kumandan! Bırak bunları! O er nasıl boğuldu, sen asıl onu söyle!" buyurdu

Kumandan hazret-i Ömer'in heybetinden titremeye başladı.
Ve korku ile şöyle anlattı:

Bir Cuma vaktiydi efendim. Önümüze bir su çıktı. Suyun derinliğini anlamak için o ere emrettim.
"Başüstüne" deyip girdi suya.
Meğer su derinmiş.
Er yüzme bilmiyormuş.

Su içinde iki defâ:
"Yâ Ömer!" diye bağırdı
ve kayboldu su içinde.
Kurtaramadık".

Halîfe hiddetle;
"Git o erin âilesini memnun et!" buyurdu.

Kumandan;
"Başüstüne" dedi.

Ve suçlu bir çocuk gibi kalktı ve korkuyla ayrıldı huzûrdan. Şehîd olan erin âilesini bulup fazlasıyla memnun etti.

Ve durumu bildirdi Halîfeye.
Hazret-i Ömer, bu haberi alınca rahatlıyabildi ancak.

 
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
15.05.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı