Makaleler
( 54 )
( 365 )
( 366 )
( 364 )
( 366 )
( 365 )
( 365 )
( 365 )
( 90 )
( 2 )
 
 2011 - MAKALELER


Arkadaşına gönder
 
Print almak için

Yazı boyutunu büyütmek için     


 

Ne okuyordunuz?
7/23/2011

"Ömer bin Hattâb", kız kardeşinin evine yaklaşınca, dışardan Kur'ân-ı kerîm sesleri duydu. Kapı açılınca hiddetle sordu onlara:
"Kur'an okuyordunuz değil mi?"

Eniştesi Sa'îd korku içinde "Hayır, sana öyle gelmiştir" diye mırıldandı.

Ömer kükredi:
"Peki, neydi o duyduklarım?"
"Şeyy, aramızda bir mesele vardı, onu konuşu....."

Lâfını bitirmemişti ki, Ömer, yakasından tuttuğu gibi yere çarptı onu. Kız kardeşi Fâtıma koşup beyini yerden kaldırmaya uğraşıyordu ki, amansız bir tokat patladı yüzünde.

Bu tokat, o narin yapılı hanıma "balyoz" gibi gelmişti. Gözlerinde şimşekler çaktı zavallının.
Yere düştü.

Neye uğradığını şaşırmıştı ki, pembe bir kanın dudak kenarından aşağı doğru aktığını hissetti. Evet, al kana bulanmıştı gül yüzü.
Peki ya Ömer?

Kardeşini kanlar içinde görünce birden durgunlaştı. Kalbi sızladı. Ne de olsa öz kardeşiydi.
Pişmân oldu yaptığına. Eli kolu yana düştü. İşte ne olduysa o anda oldu.

Fâtıma, îmânından aldığı kuvvetle haykırdı:
"Niçin yâ Ömer! Niçin sen Allahtan utanmıyor, mûcizelerle gönderdiği Peygamberine îmân etmiyorsun, niçin?"

Ve devam etti:
"Evet, saklamıyoruz. Ben ve kocam çok şükür islâmla şereflendik. İkimiz de müslümânız. Başımızı kessen de, bizi dînimizden döndüremezsin, anladın mı?"

Fâtıma, Ömer'n bu kritik ânını çok güzel yakalamıştı. O dağ gibi heybetli adam, kızkardeşinin bu haykırışı karşısında titriyordu.

Dizlerinin bağı çözüldü. Ve ilişti bir kenara. Pişmânlık duygusu, içini kemiriyordu.
(Devamı yarın.)


 
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
15.05.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı