Makaleler
( 54 )
( 365 )
( 366 )
( 364 )
( 366 )
( 365 )
( 365 )
( 365 )
( 90 )
( 2 )
 
 2011 - MAKALELER


Arkadaşına gönder
 
Print almak için

Yazı boyutunu büyütmek için     


 

Hanımına vasiyeti
9/19/2011

Fudayl bin İyâd hazretlerinin vefâtı yaklaşınca, hanımını çağırıp;
"Ben ölünce, şu iki kızımı alıp Ebû Kubeys dağına çık. Orada duâ et" diye vasiyyet etti.

Kadıncağız sordu:
"Nasıl duâ edeyim?
"Yâ Rabbî, Fudayl bana vasiyet edip; "bu kızlar Rabbimden bana emânetti. Şimdi ölürken O'na iâde ediyorum" dedi. Sen bunları zâyi' etme, diye duâ et" dedi ve vefat etti.

O gün defnettiler.
Hanımı, iki kızını yanına alıp, Ebû Kubeys dağına çıktı. Orada ağlayarak bunları söyledi. O esnâda Yemen hükümdarı geçiyordu oradan. Yanında iki oğlu da vardı.

Yanına yaklaşıp;
"Bu tenhâda ne arıyorsun, hem niçin ağlıyorsun?" diye sordu.
Kadıncağız anlattı.

Hükümdar duygulanıp;
"Bu işte bir hikmet olsa gerek. Senin iki kızın, benim da iki oğlum var" dedi.

Ve sordu kadına:
"Allah'ın emriyle ve biner altın mehirle, senin bu kızlarını benim oğullarıma istiyorum, râzı mısın?"

Hanım;
"Evet râzıyım" dedi.
Ertesi gün nikâhları kıyılıp, düğünleri oldu.

DİN NASİHATTIR

Bir gün sevdiklerine;
"Din, nasîhattir. Her müslümân, elinde ne imkân varsa, onunla dîne hizmet etmeli, Allah'ın kullarına emr-i mârufta bulunmalıdır" buyurdu.

Ordakiler;
"Nasıl emr-i mâruf yapalım efendim?" dediler.

Cevâben;
"İlmi olan ilmiyle, malı olan malıyla, mevkîsi olan mevkîsiyle" buyurdu.

 
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
15.05.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı