Makaleler
( 54 )
( 365 )
( 366 )
( 364 )
( 366 )
( 365 )
( 365 )
( 365 )
( 90 )
( 2 )
 
 2011 - MAKALELER


Arkadaşına gönder
 
Print almak için

Yazı boyutunu büyütmek için     


 

Sen burada az bekle!
10/30/2011

Hazret-i Ömer radıyallahü anh, Abdurrahmân bin Avf radıyallahü anh ile birlikte her gece şehri dolaşırdı.

Ancak belli bir yere geldiklerinde;
“Sen az bekle!" derdi.
Ve kendi yalnız gidip girerdi bir hâneye.

Az sonra dönüp gelir ve devam ederlerdi dolaşmaya.
Hazret-i Abdurrahmân bunu çok merak ederdi.
Ama çekinirdi sormaya.

Bu, her gece böyle olurdu istisnasız.
Vaktâ ki Ömer Fâruk göçtü bu âlemden.

Ertesi gün, Abdurrahmân bin Avf o yere gidip buldu o evi.
İçeri girince hasta biriyle karşılaştı.
Pîr-i fânî bir ihtiyârdı bu.

Yaşlı adam karşısında onu görünce şaşırdı birden.
Ve sordu heyecanla:

“Sen kimsin?"
“Abdurrahmân bin Avf’ım".

“Ömer yok mu?"
“Yok, bugün ben geldim".

İhtiyâr güçlükle konuşuyordu.
“O nerde? Dün gece sabaha kadar bekledim, gelmedi".

Hazret-i Abdurrahmân mecbur kaldı gerçeği söylemeye.
“O vefât etti baba".

İhtiyâr bunu duyunca âdeta yıkıldı ve;
“Vâh Ömer!” diye rek başladı ağlamaya.

Hazret-i Abdurrahmân tesellî etmeye çalıştı onu:
“Üzülme baba. O yoksa ben varım".

İhtiyâr ağlıyordu:
“Ben Ömer’siz yaşıyamam oğlum".

“Ben Onun arkadaşıyım baba. O nasıl hizmet ediyorduysa, emret, ben yapayım aynısını".
“Hayır oğlum, sen Onun yaptığını yapamazsın. Ama bir yardım yapacaksan âmin de şu duâma” dedi.

Ve ellerini kaldırıp;
“Yâ ilâhî! Mâdem ki Ömer gitti, yaşatma beni artık!” diye yalvardı
Duâsı ânında kabul oldu.

Ellerini yüzüne sürerken teslîm etti rûhunu.
Hazret-i Abdurrahmân cenâze hizmetini gördü.
Ve göz yaşları içinde defnetti mezarına.

 
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
15.05.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı