Makaleler
( 54 )
( 365 )
( 366 )
( 364 )
( 366 )
( 365 )
( 365 )
( 365 )
( 90 )
( 2 )
 
 2011 - MAKALELER


Arkadaşına gönder
 
Print almak için

Yazı boyutunu büyütmek için     


 

Yâ Sâriye! Dağa, dağa!
11/8/2011

Hazret-i Ömer "radıyallahü anh", ordusunu kâfirler üzerine gazâya göndermişti yine. Hazret-i Sâriye başkumandandı.
Ordu ayrıldı.
O yere vardı.
Kumandanın emriyle bir dağın eteğinde karargâh kurdular. Düşman ordusu ise dağın öbür tarafında olup, İslâm ordusunun geldiğini görmüşlerdi.
Pusu kurdular.
Cumâ günü idi.
Halîfe hazret-i Ömer mescide gelip minbere çıktı. Ve Cumâ hutbesini okumaya başladı. O anda Hak teâlâ kaldırdı gözünden perdeyi.
Ordu uzaklardaydı.
Bir aylık yolaydı.
Bir aylık mesâfeden askerinin gafletini ve düşmanın hiylesini görüp îkaz etti kumandanını: "Yâ Sâriye! Dağa dikkat et dağa! diye bağırdı.
O işiti bu sesi.
Garibine gitti.
Zîra bu ses Halîfenin sesiydi. Bir aylık mesâfeden sesleniyordu kendisine. Derhal tedbir alıp saldırıya geçtiler.
Allah yardım etti.
Zafere eriştiler.
Nihâyet ordu geri döndü. Eshâb-ı kirâm hazret-i Sâriye'ye; "Zafer nasıl kazanıldı?" diye sordular.
O da anlattı:
Cumâ vaktiydi.
Bir ara Halîfenin sesini işittim. "Yâ Sâriye! Dağa dikkat et, dağa!" diyordu. Çok şaşırdım.
Hayâl mi dedim.
Yoksa rüya mı?
Hayır, ne hayal görüyordum, ne de rüya. Hazret-i Ömerin sesiydi bu. Beni îkaz ediyordu.
Fırlayıp kalktık.
Dağı arkaya aldık.
Yekvücut düşmana hücûma geçtik. Allahü teala yardım etti, çok şükür, zafere eriştik.

 
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
15.05.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı