Makaleler
( 54 )
( 365 )
( 366 )
( 364 )
( 366 )
( 365 )
( 365 )
( 365 )
( 90 )
( 2 )
 
 2012 - MAKALELER


Arkadaþýna gönder
 
Print almak için

Yazý boyutunu büyütmek için     


 

Bana doÄŸumu kolay eyle
27.06.2012

Fâtıma binti Esed, Kâ'beyi tavâf ediyordu. DoÄŸum alâmetleri belirince Kâbe-i ÅŸerîfe girdi.
Dışarı çıkmaÄŸa
mecâli olmayıp;
"Yâ Rabbî! Bana bu doÄŸumu kolay eyle" diye yalvardı.
Beytin duvârı yarılıp,
Fâtıma gözden kayboldu
Üç gün görünmedi.
Dördüncü gün, Kâbe-i ÅŸerîften çıkdı. Elinde yeni doÄŸmuÅŸ bebeÄŸi (Alî ibni Ebî Tâlib "radıyallahü anh") vardı.
evine götürdü.
beşiğine yatırdı.
Ebû Tâlib gelip, yüzünü görmek için örtüsüne el uzatdığında, hazret-i Alî, eliyle görmesine mâni oldu.
Yüzünü örttü.
Göstermedi.
Vâlidesi de gelip, emzirmek istediÄŸinde, Ona da ma'nî oldu. Ebû Tâlib; "Yâ Fâtıma! Buna ne isim koyalım?" dedi.
Fâtıma hâtun
ona cevâben;
"Ey Ebû Tâlib! Bu çocuÄŸun pençesinde aslan kuvveti var. Haydar demek münâsibdir" dedi.
Haydar, arslan demektir.
Ebû Tâlib
Cevaben;
"Benim niyyetim Zeyd ismini vermektir" dedi.
Resûl-i ekrem
"aleyhisselâm"
Efendimiz hazretleri Onun doÄŸum haberini aldıkda, ÅŸâd oldu.
Ebû Tâlib'in
evine geldi.
Ve; "Bu çocuÄŸun ismini ne koydunuz?" diye sordu. (devamı yarın)

 
 
Güncelleme Tarihi
16.12.2025
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı