Makaleler
( 54 )
( 365 )
( 366 )
( 364 )
( 366 )
( 365 )
( 365 )
( 365 )
( 90 )
( 2 )
 
 2012 - MAKALELER


Arkadaşına gönder
 
Print almak için

Yazı boyutunu büyütmek için     


 

Varalım, hâtırını soralım
11/21/2012

Hazret-i Ebû Bekr (radıyallahü anh) islâma geldiği vakitte, Hak Sübhânehû ve teâlâ aşkına ve Habîbullah (sallallahü aleyhi ve sellem) aşkına, seksenbin altın fakîrlere sadaka eyledi.
Kırkbin altın gizli.
kırkbin de âşikâr.
O hâle geldi ki, giyecek elbisesi kalmamış idi. Sonra eskimiş siyah kıldan bir abâ eline geçti.
Üzerine onu giydi.
Sonra sabah oldu.
Namazı vakti gelince, mescide ve Habîbullah hazretlerinin huzûr-u seâdetlerine gidemedi. Server-i Enbiyâ
(aleyhisselâm) sabah namazını kıldıktan sonra, mubârek arkasını mihrâba verdi.
Eshâba döndü.
Ve sahâbîlere;
"Ebû Bekr-i Sıddîk mescide gelmedi. Acabâ mubârek hâtır-ı şerîfi nasıldır. Varalım, hâtırını soralım" buyurdu.
O anda Cebrâil geldi.
Üzerinde hırka vardı.
Bu hırka, siyah kıldan bir abâ idi.
Resûlullahın (sallallahü aleyhi ve selem) huzur-i şerîflerine geldi. Hazret-i Resûlullah, Cebrâîl aleyhisselâmı bu hâlde gördü.
Ve lâkin çok şaşırdı.
Hiç böyle görmemişti.
"Yâ kardeşim Cebrâîl, bu ne hâldir. Bu kıyâfet nedir?" diye sordu.
Hazret-i Cebrâîl;
"Yâ Resûlallah! Mâlumunuz olsun ki, yedi kat gökte, Arş ve Kürsî'de olan bütün melekler, şu anda bu kıyâfettedirler" dedi.
Resûl-i Ekrem;
"Bu işin aslı nedir, yâ kardeşim, bana açıkla" buyurdu.
Şöyle arzetti:
"Yâ Resûlallah! Hazret-i Ebû Bekr, Allahü teâlâ'nın aşkına ve senin dînin uğruna seksenbin altın sadaka verdi. Kırk binini gizli ve kırkbini açıktan. (devamı yarın)

 
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
14.05.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı