Makaleler
( 54 )
( 365 )
( 366 )
( 364 )
( 366 )
( 365 )
( 365 )
( 365 )
( 90 )
( 2 )
 
 2013 - MAKALELER


Arkadaşına gönder
 
Print almak için

Yazı boyutunu büyütmek için     


 

Ölürsem, beni sen yıka
3/23/2013

(Dünden devam)
Hazret-i Fatıma, Resulullah vefat ettikten sonra hiç gülmemiş, ayrılık ateşiyle daima yanmıştır.
Gündüz oruç tutardı.
Gece namaz kılardı.
Vefatına yakın "Ölünce, beni erkekler arasına perdesiz çıkaracaklarını düşünerek çok utanıyorum" buyurmuştu.
● ● ●
Esma binti Ümeyr, Hazret-i Fatıma'ya, "Ben Habeşistan'dayken hurma dallarını çadır gibi ördüklerini görmüştüm" dedi.
Hazret-i Fatıma sevindi.
"Yap da göreyim" dedi.
● ● ●
Hazret-i Esma yapınca, çok hoşuna gitti. Sevincinden güldü. Resulullah vefat ettikten sonra güldüğü hiç görülmemişti.
Esma'ya döndü.
Vasıyyet etti ki:
"Ölürsem, beni sen yıka. Ali de yanında bulunsun. Başka kimse girmesin".
● ● ●
Bir gün Resulullah Efendimiz, Hazret-i Hüseyin'i sağ dizine, oğlu İbrahim'i sol dizine almıştı.
Hazret-i Cibril geldi.
Bir vahiy getirmişti.
Sevgili Peygamberimize, "Hakk teâlâ, bu ikisinden birini alacak. Sen birini seç" dedi.
● ● ●
Bu haberi aldılar
Mahzun oldular.
"Hüseyin vefat ederse benim canım yandığı gibi, Ali'nin ve Fâtıma'nın da canları yanar. Ama İbrahim giderse en çok ben üzülürüm. Onları kendime tercih ediyorum" buyurdular.
Üç dört gün geçti.
İbrahim vefat etti.

 
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
15.05.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı