Makaleler
( 54 )
( 365 )
( 366 )
( 364 )
( 366 )
( 365 )
( 365 )
( 365 )
( 90 )
( 2 )
 
 2013 - MAKALELER


Arkadaşına gönder
 
Print almak için

Yazı boyutunu büyütmek için     


 

Münafığın akıbeti
8/30/2013

Asr-ı saadette, bir Yahudiyle bir münafık ihtilafa düştüler. Yahudi münafığa “Gel Muhammed’e gidelim. O bizim aramızı bulsun” dedi.
Münafık:
“Olur gidelim” dedi.
Ve gittiler.
Resulullah Efendimiz, meseleyi dinleyip Yahudinin lehine hüküm verdi.
Huzurdan çıktılar.
Münafığın suratı asılmıştı. Yahudiye dönüp “Bir de Ömer’e gidelim” dedi.
Yahudi şaşırdı:
“Neden, iş hâlloldu ya?”
“Bana göre olmadı.”
Yahudi dudak büküp:
“Pekâlâ gidelim” dedi.
Ve gittiler.
● ● ●
Münafık “Bizim bir ihtilafımız var da, onun için gelmiştik”
dedi.
Hazret-i Ömer:

dedi.
Yahudi atıldı:
“Biz önce Ona gittik. Ama Onun hükmünü beğenmedi bu arkadaş.”
Hazret-i Ömer, münafığa döndü:
“Doğru mu söylüyor?”
“Evet, doğru.”
“Pekâlâ az bekleyin” dedi.
Ve içeri gidi.
● ● ●
Sonra eteğinin altında bir satırla döndü ve satırı kaldırıp münafığın boynuna şiddetle çaldı ve
buyurdu.
Hazret-i Cibril geldi.
Ve Efendimize:

dedi. Efendimiz, o gün ona
dedi. Faruk, hakkı bâtıldan ayıran demektir. ("Menâkıb-ı çihâr yâr-i güzîn" kitabından alınmıştır.)

 
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
14.05.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı