Makaleler
( 54 )
( 365 )
( 366 )
( 364 )
( 366 )
( 365 )
( 365 )
( 365 )
( 90 )
( 2 )
 
 2014 - MAKALELER


Arkadaşına gönder
 
Print almak için

Yazı boyutunu büyütmek için     


 

Öyleyse hak Peygambersin
11/1/2014

Resulullah Efendimiz, Bedir'den zaferle dönmüş, yetmiş de esir alınmış, ancak esirler hakkında bir vahiy gelmemişti.
İstişare eylediler.
Ve karar verdiler:
Esirler, fidye karşılığı serbest bırakılacaktı.
Aralarında Resulullahın amcası Hazret-i Abbas da vardı.
Efendimiz geldi.
Ve ona “Yâ Abbas! Kendin ve Ukayl için fidye ödeyeceksin” buyurdu.
Hazret-i Abbas;
"Ben müminim. Kureyş, beni zorla Bedir’e getirdi” dedi.
Efendimiz;
"Mümin olduğunu Allah bilir. Zahirde aleyhimizdesin ve fidye vereceksin” buyurdu.
O zaman dedi ki:
"Benim param yok. Sekiz yüz dirhemim vardı, onu da ganimet olarak siz aldınız." Sordular ki:
"O altınları niçin söylemiyorsun?"
"Hangi altınları?"
"Hani Bedir'e gelirken hanımına verdin de ‘Geri dönemezsem şu kadarı senin, şu kadarı da Fadl, Kusem ve Abdullah’ın’ demiştin ya, işte o altınları soruyorum.”
Daha da şaşırdı.
Ve sordu ki:
"Yâ Muhammed! O vakit odada ikimizden başka kimse yoktu. Sen bunları nereden biliyorsun?"
"Rabbim bildirdi.”
Hazret-i Abbas "Öyleyse hak Peygambersin" dedi ve müslüman oldu.

 
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
14.05.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı