Makaleler
( 54 )
( 365 )
( 366 )
( 364 )
( 366 )
( 365 )
( 365 )
( 365 )
( 90 )
( 2 )
 
 2008 - MAKALELER


Arkadaşına gönder
 
Print almak için

Yazı boyutunu büyütmek için     


 

Bir ihtiyar gördüm ki...
12/20/2008

Behâeddîn-i Buhârî hazretleri, bir sohbetinde şunu anlattı:

Bir gün Kâbe'nin yanında oturuyordum.
Ak sakallı, ihtiyar birini gördüm ki, Kâbe'nin örtüsüne sarılmış ağlıyor ve
- Yâ Rabbî! yâ ilâhî! diye yalvarıp gözlerinden kanlı yaşlar akıtıyordu.

Kalbine nazar ettim.
Dünya işleri'ni düşünüyordu.
Malını, parasını hesab ediyordu kalbinden.

Gözleri ağlıyorsa da, kalbi hep "dünya" ile meşguldü.
İçi, dışına uymuyordu.

Hac'dan sonra, Minâ'ya uğradık.
Minâ çarşısında "bir genç" gördüm ki, büyük çapta ticaret yapıyor, bir anda "yüzbin altın" değerde mal alıp veriyordu.

Kalbine nazar ettim.
Her an Rabbini zikrediyordu.
Dünya işiyle meşgul gibi görünüyorsa da, bir an unutmuyordu Rabbini.

Bu hâliyle Kâbe'deki adamdan üstündü kat kat.
Çünkü bu, kendini ticârete vermişse de, kalbine sokmamıştı "dünya muhabbeti"ni.

Büyük çapta ticâret yapıyordu ama kalbi islâmiyetin emirlerini düşünüyordu hep.
Günah işlerim korkusuyla kalbi titriyordu.

EHL-İ SÜNNETİN ÜSTÜNLÜĞÜ

Bu zât bir gün sevdiği bir gence;
- Evlâdım, en mühim şey, "ehl-i sünnet" üzere îman etmektir, buyurdu. Böyle olan müslümanlara müjdeler olsun.

Delikanlı sordu:
- Ehl-i sünnet neden kıymetlidir efendim?
- Çünkü bu fırkada olanlar Cehenneme hiç girmeyecekler. Sonra mahşer yerinde herkes çıplak hoşrolurken, onlar elbiseli olacak.

Ve ekledi:
- Ayrıca mahşerde herkes binbir sıkıntı, azab ve izdiham içinde "bin sene" beklerken, ehl-i sünnet mücahitleri o bin seneyi "Cennet"te geçirecekler, yetmez mi?

 
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
14.05.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı