Makaleler
( 54 )
( 365 )
( 366 )
( 364 )
( 366 )
( 365 )
( 365 )
( 365 )
( 90 )
( 2 )
 
 2009 - MAKALELER


Arkadaşına gönder
 
Print almak için

Yazı boyutunu büyütmek için     


 

Cennetten pencere
12/3/2009

Behaeddin-i Buhari "kuddise sirruh" hazretleri, vefat edince, büyük bir cemaatle kılındı namazı.
Ve defnedildi mübarek kabrine.

Bir talebesi telkin verdi.
Abdülkadir adındaki bir talebesi gördüğü bir vak'ayı şöyle anlatıyor:

Mübarek hocamızı defnedince kabirdeki halini merak ettim.
Ve teveccüh eyledim nurlu kabrine.
Rabbim kaldırdı gözümden perdeyi.
Vakıf oldum kabir ahvaline.

Şöyle ki;
Kabrine bir pencere açıldı Cennetten.
Çok güzel "iki huri" içeri girdiler.

Önce selâm verip;
- Efendim biz, nice zamandır sizi bekliyorduk. Allahü teâlâ bizleri sırf sizin için yarattı, dediler.

Ve eklediler:
- Siz bundan sonra fena ve çirkin hiçbir şey görmeyeceksiniz.
Hurileri dinledi mübarek zat.
Fakat hiç iltifat etmedi onlara.
Hatta göz ucuyla bile bakmadı.

- Bize niçin bakmıyorsunuz? dediler.

Cevaben;
- Rabbimin didarını görmeden, Ondan başka hiçbir şeyi görmemeye ahdettim, buyurdu.

Ve ekledi:
- Beni sevenlere şefaat etmedikçe de hiç kimse ile meşgul olmayacağım.

PEYGAMBERLİK VAZİFESİ

Bir gün bazı gençler;
- Efendim, bize "emr-i maruf"un önemini anlatır mızınız, dediler.

Onlara cevaben;
- Emr-i maruf, insanların Cehennemden kurtulmasına sebep olmaktır ki, Peygamberlik görevidir, buyurdu.

Şaşırdılar:
- Peygamberlik görevi mi efendim?
- Evet. Bütün Peygamberlerin "aleyhimüssalevatü vetteslimat" bir tek vazifeleri vardı ki, o da, insanları gafletten uyandırmak ve Allah'ın birliğini tebliğ etmekti herkese. "Emr-i maruf" da bunun için yapılır işte.

 
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
14.05.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı