Muhammed bin Durmuş "rahmetullahi aleyh", büyük Velilerdendir. 
Bursa’da doğdu. 
Mekke-i mükerremede vefat etti. 
 
Çok fakirdi mübarek zat. 
Ölüm döşeğinde iken bir gömleği vardı sırtında. 
 
O sırada bir fakir gelip; 
- Allah için bir gömlek! diye yalvardı. 
 
Sırtındaki gömleği çıkarıp verdi ona. 
Az sonra da vefat etti. 
 
Yani gömleksiz geldi bu dünyaya. 
Gömleksiz de gitti. 
 
Sıkıntının sebebi 
 
Bir gün bu zata; 
- Efendim, sıkıntılardan kurtulamıyoruz. Sebebi nedir acaba? diye sordular. 
 
Cevabında; 
- Her türlü sıkıntının sebebi, Allahü teâlânın emirlerine uymamaktır, buyurdu. Nitekim Cenâb-ı Hak; “Bana itaat etmezseniz, size darlık veririm. Bereketi alır, rızkınızı daraltırım” buyuruyor. 
 
Sordular: 
- Rızıktan maksat nedir hocam? 
- “Yemek içmek” bir rızıktır mesela. İşte görüyorsunuz, herkes geçim sıkıntısında. “Sıhhat” bir rızıktır. İşte herkes hasta, şifahaneler adam almıyor. 
 
Ve ekledi: 
- “Emniyet” de bir rızıktır. Can ve mal güvenliği kalmadı. Çare, Allah’a dönmek, Onun emirlerine göre yaşamaktır. Çünkü doğru bir tanedir. 
 
Sordular: 
 
- O doğru nedir efendim? 
- Onu da Rabbimiz bildirmiş. Peygamber efendimiz aleyhisselama hitaben; “Ey Habibim, emr olunduğun istikamet üzere ol!” buyuruyor ki, bu âyet-i kerime gelince, mübarek sakalına ak düştü Efendimiz aleyhisselamın. 
 
Merak ettiler: 
- Neden efendim? 
 
- İstikamet üzere olmak çok zordur da ondan. Biz de hedefe varmak için emr olunduğumuz istikamet üzere olmak zorundayız ve tek hedefimiz, Allahü teâlânın rızasını kazanmaktır.
   |