| Bursa Evliyasından Molla Hayali hazretleri “rahmetullahi aleyh”, bir gün cemaatine;- Mütevazı olun, buyurdu. Müslüman olana tevazu yakışır.
 
 Ve ekledi:
 - Ne kadar ibadet etseniz de, arkasından tövbe edin! Hatta günahlarınız için “bir” tövbe ediyorsanız, ibadetlerinize “bin defa” tövbe edin!
 
 - Neden efendim? dediler.
 - Çünkü ibadet yapınca nefse gurur, kibir gelebilir. Halbuki Allahü teâlâ her günahı affeder, ama kibirliyi asla.
 
 Sonra şunu anlattı:
 
 Büyüklerden biri, henüz talebe iken hocasını ziyarete gitmiş bir gün.
 Hocası sormuş ona:
 - Bize ne getirdin evladım?
 
 Talebe,
 - Size, sizde olmayanı getirdim efendim, demiş.
 
 - O nedir ki oğlum?
 - Günahlarım efendim.
 
 Emr-i maruf sevabı
 
 Bir gün de sohbetinde;
 - Bir kimseye İslamiyet’ten bir kelime öğretene, “yüz şehit sevabı” veriliyor, buyurdu.
 
 Ve ekledi:
 - Öğretilen şey, ya bir “vacib” veya “farz”, hele “iman” olursa, bunu yapanlara binlerce şehit sevabı verilir.
 
 Sordular:
 - Biz bu sevaba nasıl kavuşabiliriz efendim?
 
 - Bir ehl-i sünnet aliminin “ilmihal kitabı”nı alıp birine vermekle bu ecre kavuşabilirsiniz. Böyle hizmet edenlere dua eden veya mal verenler de mahrum kalmayacaktır.
 
 - Kimler mahrum kalır hocam?
 
 - İmkanı olduğu halde ilgisiz kalanlar veya hizmetin içinde olduğu halde niyeti halis olmayanlar, bu sevaptan mahrumdur.
 
 Ehl-i sünnetin kıymeti
 
 Bir gün de buyurdu ki:
 - Peygamber efendimiz aleyhisselam; “Ümmetim Cehennem acısını hiç duymaz. Günahları bitip Cehennemden çıkarken, acısının hepsini bir an hisseder” buyuruyor. Tâ ki, Cehenneme girdiğini anlasın. Ama bir şartla.
 
 Sordular:
 - O şart nedir efendim?
 - Bu müjde, doğru iman sahipleri içindir, buyurdu.
 
 - Yani ehl-i sünnetten olanlara mı efendim?
 - Evet. Onların, diğer ümmetler gibi yüzleri siyah, gözleri gök olmaz.
 
 |