| Tunus Evliyasından Muhammed bin Ali Mazeri hazretlerine “rahmetullahi aleyh”, bir gün bir kimse gelerek;
 - Efendim, elim çok dar. Maddi sıkıntı içindeyim. Ne olur, dua edin de Allahü teâlâ bana bol rızk versin, diye yalvardı.
 
 Cevabı, menfi oldu mübarek zatın:
 - Hayır kardeşim, bunun için dua edemem.
 
 Adamcağız şaşırdı.
 - Neden efendim?
 
 - Allahü teâlâ; “Rızık için çalışın, sebeplere yapışın!” buyuruyor. Sen ise çalışmıyor, oturduğun yerde rızkının ayağına gelmesini istiyorsun. Bu olmaz.
 
 Üzülmüştü.
 - Yani dua etmeyecek misiniz efendim?
 - Ederim, ama bir şartla.
 
 - Tamam efendim, şartınızı kabul ediyorum.
 - Öyleyse sebeplere yapışacaksın. Eğer bunu yapmazsan, o zaman dua etsem bile kabul olmaz.
 
 
 Üç türlü insan var
 
 Bir gün de sohbetinde;
 - Üç türlü insan vardır, buyurdu. Birinci kısımda olanlar; “Benimki benim, seninki de benim” derler. Bunlar, hayvan sıfatlı insanlardır ki, on para etmezler.
 
 Sordular:
 - İkincileri nasıldır efendim?
 - İkincileri; “Benimki benim, seninki senin” derler.
 
 - Ya üçüncüleri hocam?
 - Onlar ise; “Seninki senin, benimki de senin” derler ki, Müslümanlıkta bu vardır işte.
 
 |