Gazne şehrinde vefat eden büyük Velilerden Hakim Senai hazretlerine "rahmetullahi aleyh", bir gün; 
- Efendim, insanlar nezdinde kıymetli olmak için ne yapmamızı tavsiye edersiniz? diye sordular. 
 
Cevaben; 
- İki şeye dikkat edin, buyurdu. 
 
- Onlar nedir efendim? 
- Birincisi, insanlara kıymet verin. Siz Allah’ın kullarına kıymet verirseniz, onlar da size kıymet verirler. 
 
- İkincisi ne hocam? 
- Her ihtiyacınızı sadece Allahü teâlâdan isteyin. İnsanlardan bir şey beklemeyin. Çünkü insanlardan isteyen zelil ve sevimsiz olur, Allah’tan isteyense aziz ve kıymetli. 
 
Sordular yine: 
- İnsanlar arasında geçimsizliğin sebebi nedir efendim? 
- “Ölüm”ü unutmaktır. 
 
- Ölümü unutmak mı efendim? 
- Evet, eğer müminler her an ölümü düşünseler, hiç günah işlemez ve hiç geçimsizlik olmaz aralarında. 
 
Temiz giyininiz 
 
Bir gün de talebelerine; 
- Temiz ve yeni elbise giyiniz, buyurdu. Gittiğiniz yerlerde, güzel ahlakınız ve iyi davranışlarınızla İslam’ın vakarını, kıymetini gösterdiğiniz gibi, giyim kuşamınızla da saygı ve ilgi toplayınız. 
 
Sordular: 
- Yemek hususunda tavsiyeniz nedir efendim?  
- Çeşitli, lezzetli yemekler ve tatlı, soğuk şerbetlerle bedenlerinizi rahat ve hoş tutunuz, buyurdu. 
 
Müslüman demek... 
 
Bir gün de "Namaz"ın öneminden bahsederken; 
- Kardeşlerim, "Müslüman" demek, "Beş vakit namazını kılan insan" demektir, buyurdu. Yani bir kimse Müslümansa, mutlaka namazını kılmalıdır. 
 
- Biz bazen kazaya bırakıyoruz, dediler. 
 
Mübarek zat birden ciddileşti. 
- Neden? 
 
- İş güç işte hocam, çoğu zaman vakit bulamıyoruz. 
 
Buyurdu ki: 
- Çok yanlış. Zira büyüklerimiz; "Bir vakit namazım kazaya kalacağına, bin kere ölmeyi tercih ederim" buyurmuşlardır.
   |