Seyyidet Nefise hazretleri “rahmetullahi aleyha” zamanında hıristiyan bir kadın ve bir de oÄŸlu vardı.
Bu çocuk, sefer için çıktı bir gün evden.
Issız bir yerde yürürken eÅŸkıyalar bunu tutup esir ettiler.
Günler geçti aradan.
Annesi, hiç bir haber alamıyordu oÄŸlundan.
Çaresiz Seyyidet Nefise hazretlerine gitti.
Durumu anlatıp;
- Dua edin, diye yalvardı.
O da kaldırdı ellerini.
- Yâ Rabbi, bu çocuÄŸu geri döndür! diye dua etti.
Hemen o gece kadıncağızın kapısı çalındı.
Açınca, oÄŸlunu gördü eÅŸikte.
- Hasretle sarılıp;
- Nerde kaldın evladım, dedi. Seni çok merak ettik.
Salın gitsin diyordu
Çocuk ÅŸöyle anlattı:
- AnneciÄŸim, yolda beni tutup esir aldılar. At üstünde, günlerce yol aldık.
Nihayet, çok uzak bir mahalde, bir hücreye attılar. El ve ayaklarımı, zincirle baÄŸladılar.
Annesi meraklandı.
- E, sonra?
- Az önce bir ses duydum: “Salın da gitsin. Zira o, Seyyidet Nefise'den dua aldı” diyordu.
O ara bir el gördüm. Çözdü zincirlerimi.
Sonra evimizin önünde buldum kendimi.
Kadıncağız bunu duyunca imana geldi hemen.
OÄŸlu da peÅŸinden.
Sıkıntının sebebi
Bu mübarek hatun, bir gün sevdiklerine;
- İnsana sıkıntı veren şeyler nedir, bilir misiniz? diye sordu.
- Bilmiyoruz efendim, dediler.
Buyurdu ki:
- Nefse tâbi olmak ve kötü arkadaÅŸlarla düÅŸüp kalkmaktır. Bu ikisine uymayan, sıkıntı çekmez.
|