Peygamber efendimiz, bir hadisleri ile,
Åžöyle buyurmuÅŸlardır Muaz ibni Cebel’e:
(Kulun, akşama kadar yaptığı amelleri,
Çıkarır gökyüzüne, hafaza melekleri.
Birinci kat semaya varınca, eyleşirler.
O semanın meleÄŸi, gelenlere ÅŸöyle der:
(Alın bu amelleri, götürün yeryüzüne.
Ve çarpın siz bunları sahibinin yüzüne.
Zira din kardeşinin, yapardı gıybetini.
Ben, geçirmem buradan onun amellerini.)
BaÅŸka amellerinden alarak o melekler,
Birince gökten geçip, ikinciye gelirler.
İkinci kat semada, vazifeli bir melek,
Durdurur gelenleri, ÅŸunları söyleyerek:
(Ey melekler, siz bunu götürün hemen geri.
Sahibinin yüzüne çarpın bu amelleri.
Zira o, bu iÅŸleri yaparken etti riya.
Ben, böyle amelleri çıkarmam yukarıya.)
Melekler, o kimsenin, baÅŸka amellerinden,
Alarak, yükselirler üçüncü göÄŸe hemen.
Bu gökte de bir melek, durdurur gelenleri.
Der ki: (Bu amelleri alın da dönün geri.
Bu, büyük görüyordu kendini insanlardan.
Ben, bunun ameline geçit veremem buradan.)
Melekler, daha başka amelleri alırlar.
Üç semayı geçerek dördüncüye varırlar.
Geçmek isterlerse de daha yukarılara,
Vazifeli bir melek, ÅŸöyle söyler onlara:
(Alın bu amelleri, götürünüz geriye.
Geçirmem ben bunları buradan ileriye.
Zira o, Allah için yapmıyordu ibadet.
Kulların rızasını almaya etti gayret.
Gayesi, insanların methini kazanmaktı.
Kendini beÄŸendirip, bir dünyalık almaktı.
Rabbim emreyledi ki, böyle amelleri, sen,
Sakın geçirmeyesin yukarıya bu yerden.)
Yine Muaz bin Cebel ÅŸöyle rivayet eder:
Hadis-i ÅŸeriflerde buyurdu ki o Server:
(AteÅŸ, nasıl odunu yaka yaka kül eder,
Ali’nin sevgisi de, günahları temizler.
Ben ilmin şehriyim ve Ali de kapısıdır.
O, ilmi ümmetime, bir açıklayıcıdır.
Ve yine imandandır ona sevgi, muhabbet.
Ona bakmak rahmettir, sevgisi de ibadet.
Ali’nin sevgisinde birleÅŸseydi eÄŸer halk,
Rabbimiz, Cehennemi o zaman etmezdi halk.
Yer ve gök, kefesine konulsa terazinin,
Buna raÄŸmen imanı, ağır gelir Ali’nin.)
|