Sultan Sencer, bir defa İmam-ı Gazali’ye,
Gitti ve rica etti: “Bana öÄŸüt ver” diye.
O dahi cevabında buyurdu: (Cenâb-ı Hak,
Hayırlı işlerinde kılsın seni muvaffak.
İhsan etsin sana hem ahiret sultanlığı,
Ki, hiçtir ona göre dünya padiÅŸahlığı.
Bu dünya saltanatı geçicidir, fanidir,
O da birkaç seneden daha fazla deÄŸildir,
Hem sonra bu dünyanın var mıdır ki kıymeti,
Sultanlığının dahi olsun ehemmiyeti.
Sonsuz aleme göre, elbet hiçtir bu dünya,
Ahiretin yanında, bir kerpiçtir bu güya.
Şehirler, o kerpicin sanki toz toprağıdır,
O halde toz toprağın bir değeri var mıdır?
İnsan sahip olsa da bütün dünya mülküne,
Onunla öÄŸünmeye deÄŸer mi dünya yine.
Öyleyse gönül verme sen bu dar-ül gurura,
Ebedi sultanlığa gönül ver, onu ara.
Bu saadete ermek, çok güç ise de lakin,
Sana göre kolaydır sultan olduÄŸun için.
Hadiste buyuruldu: (Bir günlük bir adalet,
Altmış yıllık taatten üstündür daha elbet.)
Herkesin altmış yılda kazanacağı şeyi,
BahÅŸetti Allah sana bir günde kesb etmeyi.
Lakin bu sultanlık da ebedi kalmaz sende,
Bir gün ecel gelir de, ölürsün elbet sen de.
Alpaslan ve MelikÅŸah, ÇaÄŸrı Bey nerde, hani?
Şimdi toprak altında oldular hepsi fani.
Lisan-ı halleriyle diyor ki şimdi onlar:
(Gafletle yaşamayın ey şimdiki sultanlar!
Biz dahi sizin gibi bir vakit sultan idik,
Lakin hiç tanımıyor ecel sultan ve melik.
Åžimdi tek tek hesap var, her bir amelimizden,
Lakin siz ibret alın bizim bu halimizden.
Åžu anda teb’anızdan aç ise biri eÄŸer,
Siz tok uyumayın ki, bunu sual ederler.
Bir kimse çıplak iken, giyerseniz siz ÅŸayet,
Bunun dahi cevabı çetindir burda gayet.)
Ey sultan, Allah sana bahÅŸetti doÄŸru iman,
Güler yüz, güzel ahlak ihsan etti sonradan.
Sen dahi salih amel yapmaya et ki gayret,
Olmasın öldüÄŸünde bir piÅŸmanlık, nedamet.
Sultanlık nimetini verdiyse Allah sana,
Sen de amel yaparak, ÅŸükreyle bu ihsana.
Bugün sultanlığınla maÄŸrur olma ki zinhar,
Senden daha kudretli “Sultanlar Sultanı” var.
Yerlere ve göklere hükmeder ki o “Sultan”,
Seni dahi hesaba çekecek öldüÄŸün an.
|