Ana Sayfa >  Peygamberler > Süleyman aleyhisselam > Hüdhüd kuÅŸu ve Belkıs
Yazıcı   Yazı boyutunu     

Hüdhüd kuşu ve Belkıs

Süleyman Peygamber ki, hem de büyük sultandı.
Ve Mescid-i Aksa’nın binasını yapandı.

İnşa tamamlanınca, karar verip bu defa,
Yöneldi ordusuyla Beytullahı tavafa.

İleri gelenlere buyurdu ki o yerde:
(Burada bir Peygamber çıkacaktır ilerde.

Nebi’lerin sonu ve Allah’ın Habibidir.
Ona iman edenler, ne kadar talihlidir.)

Orada kurban kesip, yaptı hem çok ibadet.
Yemen taraflarına etti sonra hareket.

San'aya vardığında, namaz kılmak üzere,
Alçalıp, ordusuyla indi yeÅŸil bir yere.

Hüdhüd kuÅŸu vardı ki, emrine itaatkâr,
Yükseklere çıkarak, etrafa kıldı nazar.

İlerde, yeÅŸillikli bahçeler görüp indi.
O yerler, Belkıs denen kadın melikenindi.

Bir baÅŸka hüdhüd ile karşılaÅŸtı o yerde.
Sordu buna: (Sen kimsin, yerin yurdun nerede?)

Dedi: (PadiÅŸahımız Süleyman Peygamberin,
HaÅŸmetli ordusunda vazifeli bir erim.

O, öyle sultandır ki, insan ve hayvanlara,
Hükmeder cinler ile, ÅŸu esen rüzgarlara.)

O dedi: (Sultanınız güçlü imiÅŸ bayağı.
Bizim melikemiz de değil ondan aşağı.

Bütün Yemen diyarı hep onun emrindedir.
İstersen göstereyim bu yeri sana bir bir.)

Dedi: (Olur ve lakin ben buraya gelirken,
Müsaade almamıştım bizim melikimizden.

Su için beni arar ve bulamazsa ÅŸayet,
Derhal cezalandırır, korkarım ondan gayet.)

Orduya su bulmaktı hüdhüdün vazifesi.
Nerde su olduğunu anlardı onun hissi.

Keşfedince, iner ve o yeri gagalardı.
Cinler gelip kazarak, suyu çıkarırlardı.

Hakikaten o yerde, ihtiyaç oldu suya.
Ve Süleyman Peygamber sordu onu orduya.

Lakin onun yerini kimse bilemiyordu.
Bu sefer akbabayı çağırıp ona sordu.

O dahi arzedince bir ÅŸey bilmediÄŸini,
Anladı müsaadesiz uzaÄŸa gittiÄŸini.

Ona gadaplanarak, buyurdu ki bu defa:
(Gelince, vereceÄŸim ona büyük bir ceza.)

Kuşların efendisi, bir ukab kuşu vardı.
Bu sefer de o kuÅŸu huzuruna çağırdı.

Buyurdu ki: (O hüdhüd, nerdeyse ÅŸimdi ÅŸayet,
Onu bul ve acele yanıma edin avdet.)

(BaÅŸ üstüne!) diyerek, havalandı anında.
Yükseklerden aradı onu dört bir yanında.

O ise ayrılmış ve geliyordu ilerden.
Gördü onu, telaÅŸla kendisine gelirken.

Yaklaşınca dedi ki: (Ey hüdhüd, nerde idin?
Sana ceza verecek, izinsiz niye gittin?)

Hüdhüd bunu duyunca, kederlendi, üzüldü.
Süleyman Peygamberin tarafına süzüldü.

Bu sefer de akbaba ve sair bütün kuÅŸlar,
Üzgün bir vaziyette onu karşıladılar.

Dediler: (Yazık sana, niçin gittin izinsiz?
Sana, büyük bir ceza verecek melikimiz.)
 
Geridön
 
 
Klavye
 
Güncelleme Tarihi
1.12.2025
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı