Ana Sayfa >  Peygamber Efendimiz > Medine-i Münevvere Devri > Ä°ÅŸte ilk alamet
Yazıcı   Yazı boyutunu     

İşte ilk alamet

Beni o yahudiye satınca o kimseler,
Gördüm çok o diyarda hurmalık ve bahçeler.

DüÅŸündüm ki: Beklenen o Peygamber, her halde,
Gelse gerek, işte bu hurması bol mahalde.

Lakin ben, o beldeye edemedim muhabbet.
O yahudi kimseye, hizmet ettim bir müddet.

Sonra o sattı beni, başka bir yahudiye.
O dahi beni alıp, getirdi Medine’ye.

Bu yeri görür görmez, çok ısındım, pek sevdim.
Sanki ben, bu beldeyi önce görmüÅŸ gibiydim.

Dedim: İşte burası, hurması bol olan yer.
O Peygamber, herhalde, bu yere teÅŸrif eder.

Geçiyordu günlerim artık hep Medine’de.
BaÄŸ bahçe iÅŸlerini yapıyordum bu yerde.

Lakin ben, teÅŸrifini beklerdim bir kiÅŸinin.
Sabırsızlanıyordum Ona kavuÅŸmak için.

Rabbimi tanımaktı muradım benim asıl.
O Resulü görmekle olacaktı bu hasıl.

O yüce Peygamberi bekliyordum gece gün.
Onun hasreti ile yanıyordum büsbütün.

Bir gün, o yahudinin bahçesinin birinde,
Hurma topluyor idim, bir aÄŸaç üzerinde.

Altta, efendim ile, yavaÅŸ sesle bir kiÅŸi,
Bir ÅŸeyler konuÅŸtular, merak ettim bu iÅŸi.

Kulak verip dinledim, diyordu ki: (Mekke’den,
Kuba’ya biri geldi, geçen sabah erkenden.

Peygamber olduÄŸunu ediyor halka izhar.
Evs ve Hazreçliler de Ona inanıyorlar.)

Ben bu sözü duyunca, kendimden geçtim o an.
Ve hatta sevincimden, düÅŸecektim aÄŸaçtan.

Hemen aşağı inip, dedim ki o kimseye:
(Ne diyorsun, kim gelmiÅŸ, ne diyormuÅŸ herkese?)

Sahibim sinirlenip ve bir tokat vurarak,
Dedi: (Ne yapacaksın, sen kendi işine bak!)

O gün akÅŸam olunca, bir miktar hurma aldım.
Arayıp, o Resulün huzurlarına vardım.

Görünce ilk olarak cemalinin nurunu,
Tahmin ettim beklenen Peygamber olduÄŸunu.

İkram etmek üzere, aldığım hurmaları,
Ona takdim ederken, arz eyledim şunları:

(Bu hurma sadakadır, lütfen kabul ediniz.
Fakirlerle birlikte, afiyetle yiyiniz.)

Eshabını çağırıp, buyurdu: (Yiyin bundan!)
Ve lakin hiç yemedi kendisi o hurmadan.

Dedim ki: ilk alamet, iÅŸte bu olsa gerek.
Zira kabul etmedi sadakayı mübarek.

TeÅŸrif ettiklerinde Medine beldesine,
Az hurma daha alıp, huzura vardım yine.

Hurmaları çıkarıp Ona takdim eyledim.
Dedim ki: (Bu hurmalar, hediyedir efendim.)

Çağırdı Sahabeyi huzuruna bu sefer.
Baktım, yedi kendi de Eshabiyle beraber.

YirmibeÅŸ tane idi o hurmalar vallahi.
Çekirdekleri saydım, fazlaydı bin’den dahi.

Dedim ki: İşte budur, o ikinci alamet.
Bir iÅŸaret kaldı ki, o da (Mühr-ü nübüvvet.)
 
Geridön
 
 
Klavye
 
Güncelleme Tarihi
13.12.2025
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı