Alaaddin Halveti, ÅŸanı büyük evliya.
Kalbine, zerre kadar girmemiÅŸti bu dünya.
O, hep ahiretini düÅŸünürdü ekseri.
Bununla ilgiliydi nasihat ve sözleri.
Derdi ki: (Ey insanlar, ölüm hak, ahiret hak.
Bugün yarın herkese, o gelecek muhakkak.
İnsan ne gafildir ki, hiç düÅŸünmez yarını.
Sayar ve hesab eder parasını, malını.
Lakin her gün, binlerce alıp verir de nefes,
Hiç bunları saymayı hatırına getirmez.
Halbuki her nefesten, hesap var ahirette.
O, bunlardan bi-haber, ömür sürer gafletle.
Bir iki saniyelik bir iÅŸtir ölüm hali.
Ölünce, yarım kalır hesapları, hayali.
Halbuki gerçek mümin, yataÄŸa yattığında,
Ölümü, bilmelidir yastığının altında.
Uyandığı vakit de, karşısında görmeli.
Böyle olan kimsenin, olmaz uzun emeli.
KardeÅŸlerim, kimseye zulmetmez cenâb-ı Hak.
Herkes, kendi suçundan ceza görür muhakkak.
Evet, asiler için Cehennem var, ateÅŸ var.
Lakin herkes ateÅŸe, kendi kendini atar.
Mesela sıhhatine etmezse biri dikkat,
Hasta olduÄŸu zaman, kimde olur kabahat?
Zehirli ilaç içip, ölürse bir kiÅŸi de,
Neticede kabahat, kimde olur bu iÅŸte?
Hak teâlâ Kur'anda, müteaddit defalar,
İkaz buyuruyor ki: (Cehennem var, azap var.
Ben takdir eyledim ki, günah iÅŸleyenleri,
Cehennemde yakayım, yapmayın bu işleri.)
Buna raÄŸmen günahla geçer ise bir ömür,
MahÅŸerde bulunur mu bir bahane ve özür?
Ey insan, ermek için ebedi saadete,
Bütün hücrelerinle, tam yönel ahirete.
Ölüm ve ahireti, hiç çıkarma yâdından.
Yakın bil ecelini, hatta bugün, yarından.
Dünya iÅŸlerine de çalış, ihmal etme hiç.
İnsana, bu ÅŸekilde gelir neÅŸe ve sevinç.
Ölümü çok düÅŸünen, ona tam hazır olur.
Bu hazırlık hali de, ona verir tam huzur.
Eceli geldiÄŸinde, telaÅŸ etmez katiyen.
Çünkü hazırlığını, o yapmıştır kâmilen.
Halbuki düÅŸünmezse, bir kimse ölümünü,
Bir telaÅŸa kapılır, ecel geldiÄŸi günü.
O da hazırlığını yapsaydı daha önce,
TelaÅŸa kapılmazdı Azrail’i görünce.
Ayrıca kim ölümü, çok yâd ederse ÅŸayet,
O kimsenin ömründe, olur yümün, bereket.
Tul-i emel sahibi olursa bir kiÅŸi de,
Ömrü daha kısalır, hakikat budur iÅŸte.)
|