İmam-ı Gazali ki, alim ve veli bir zat,
Ölüm ve kabir için verir ÅŸöyle malumat:
İmtihan etmek için kulları cenâb-ı Hak,
Yaratıp, bu dünyaya gönderdi ilk olarak.
Öldükten sonra ise, tâ kıyamete kadar,
Onları, kabirlerde bulundurur bir miktar.
Kabir hayatı diye bir hayat var ki yarın,
İnanması lazımdır buna her Müslümanın.
Hadiste buyuruldu: (Bir konaktır ki kabir.
Ahiret yolundaki konakların ilkidir.
Buradan kolaylıkla kurtulursa bir kişi,
Sonraki konaklardan, kolay olur geçiÅŸi.
Kolay kurtulamazsa her kim eÄŸer kabirde,
Daha çok zahmet çeker daha sonrakilerde.)
Haktır kabir azabı, elbet yapılacaktır.
Hem ruha, hem bedene birlikte olacaktır.
Hakiki azap olup, rüya gibi deÄŸildir.
Bir görüntü olmayıp, azabın kendisidir.
Geçici olsa bile dünya azabı gibi,
Ahiret azapları cinsindendir tabii.
Bir gün, Hasan-ı Basri buyurdu: (Bu kabirler,
Size, bu sonsuz yolda bir konak gibidirler.)
Ata-i Horasani buyurdu ki: (Bu kabir,
İnsanın, ölümünden sonraki ilk halidir.
Başka bir hayat ile hayattadır bu yerde.
Ya azap içindedir, yahut da nimetlerde.)
Åža’biye dediler ki: (Filanca etti vefat.)
Buyurdu ki: (Kabirde başladı ona hayat.
Åžimdi o, ne dünyada, ne de ahirettedir.
İkisi arasında, kabir âlemindedir.)
Enes bin Malik dahi buyurdu ki: Bu toprak,
Her gün, insanoÄŸluna nida eder muhakkak.
Der ki: (Ey AdemoÄŸlu, bugün günah iÅŸlersin.
Ve lakin yarın ölür ve içime girersin.
Bugün, Rabbine karşı kalkışırsın isyana.
Lakin bunun hesabı sorulur yarın sana.
Gülüp oynuyorsun da bugün sen üzerimde,
Girip aÄŸlayacaksın yarın benim içimde.
Helal haram demeden, yersin her bulduÄŸunu.
Yarın benim içimde kurtlar yer vücudunu.
Sen bugün, üzerimde, neÅŸe ve sevinçtesin.
Fakat yarın içimde, pek çok üzüleceksin.
Bugün mal toplasan da, helal haram demeden,
Yarın benim içimde, sorarlar bunu senden.
Bugün, büyüklenirsin hep benim üzerimde.
Lakin zelil olursun yarın benim içimde.
Bugün, aydınlıklarda hep gezinip durursun.
Lakin yarın içimde, karanlıkta olursun.
Bugün, sık sık gidersin, dost ve arkadaşına.
Yarın benim içimde, kalırsın tek başına.)
|