Abdülvehhab-ı Mısri, büyük âlim, evliya.
Çok faideli oldu, ilmiyle insanlara.
Bu zat buyuruyor ki: (Her ÅŸeyden daha evvel,
DoÄŸru iman, itikat edinmektir mükemmel.
Sonra, Resulullaha tam tâbi olmalıdır.
Zira Ona uymakla üstünlük kazanılır.
Lazım ve zaruridir herkese iman etmek.
Zira bu, Rabbimizin emridir bize tek tek.
İman eden bir kimse, yapar bütün farzları.
Ve terk eder bilcümle haram ve günahları.
Resule iman etmek, kime olsa müyesser,
Onu, mal ve canından daha çok fazla sever.
Onun bu sevgisinin, ÅŸudur ki iÅŸareti,
Her mekruhtan kaçınır ve yapar her sünneti.
Resulullah, her ne ki beyan eylemiÅŸlerdir,
BeÄŸenip, kalben kabul etmeye iman denir.
Onun tek bir sözüne bile inanmamaya,
Veya doÄŸruluÄŸunda, biraz duraklamaya,
Yani ÅŸüphe etmeye, küfür adı verilir.
Böylece inanmayan kimseye, kâfir denir.)
Bir gün de buyurdu ki: (Resulullaha uymak,
Allahü teâlâya itaattır muhakkak.
Ebedi saadete kavuÅŸmak için, insan,
Olması lazım gelir önce halis Müslüman.
İman etmek için de, hiçbir formaliteye,
Lüzum yok, bir imama, bir müftiye gitmeye.
Der ki: (Ben iman ettim Allahü teâlâya.
Ve inandım, resulü Muhammed Mustafa’ya.
Onun, Hak teâlâdan bize tebliÄŸ ettiÄŸi,
Şeylere de inandım, hepsi doğru ve iyi.
Allah ve Resulünün dostlarını severim.
DüÅŸmanlarını ise, sevmez, nefret ederim.)
Şehadetin manası, kısaca işte budur.
Her kim böyle söylerse, o, Müslüman olmuÅŸtur.
Bundan sonra, en mühim ÅŸey ÅŸudur ki, en önce,
DoÄŸru iman, itikat edinmektir güzelce.
Ehl-i sünnet denilen İslam âlimlerinin,
Kitaplarından bunu öÄŸrenmelidir ilkin.
Onlar anlar Kur’andan, murad-ı ilahiyi.
Ve onlar, hadislerden anlar doÄŸru bilgiyi.
Yıllarca, gece gündüz, çalışıp didinerek,
İstirahatlerini bile feda ederek,
İslam’ı, bize kadar, onlar ulaÅŸtırdılar.
Versin Allah onlara, en iyi karşılıklar.
İman ve itikadı sağlam ettikten sonra,
Emir ve yasaklara uymaya gelir sıra.
İlim ve iş'ten sonra, lazımdır bir de ihlas.
Azaptan kurtulmak da, bununla olur esas.
İhlas, temiz etmek ve pislikten arınmaktır.
Yani her yaptığını, Allah için yapmaktır.
Sözün özü ÅŸudur ki, ahirette kurtulmak,
DoÄŸru iman ve halis amelle olur ancak.) |