Abdülhakim Arvasi, ÅŸanı yüce bir veli.
Sohbeti, insanlara olurdu faideli.
Bir günkü sohbetinde buyurdu ki bir kere:
(Osmanlılar getirdi, İslam’ı bu yerlere.
Rumeli toprakları, rumların elindeydi.
Hem vardı Trabzon’da bir Rum-Pontus devleti.
İşte bu toprakları fethedip Osmanlılar,
İslam’ın nuru ile, bir bir aydınlattılar.
Bu yerler, İslam ile şereflendi o zaman.
Onların sayesinde biz de olduk Müslüman.
Bu yüzden, kıymetlidir Osmanlı sultanları.
Hürmet ve rahmet ile yâd edelim onları.
Onların bu gayreti olmasa idi eğer,
Müslüman olamazdık belki de ÅŸimdi bizler.
Geçerken o zatların mezarları yanından,
Saygılı olmalıyız onlara en azından.
Onların herbirisi, âlim ve evliyadır.
Hepsinin, üstümüzde çok büyük hakkı vardır.)
Bir gün de buyurdu ki: (Çok ÅŸükür Rabbimize.
Çok maddi ve manevi nimetler verdi bize.
Bir keÅŸmekeÅŸ içinde inlerken bütün âlem,
Bizler, rahat ve huzur içindeyiz tamamen.
Çünkü iman, ibadet, huzurun kaynağıdır.
En büyük ibadet de, elbet (namaz kılmak)tır.
Çünkü namaz, Allah'ı hatırlatıyor bize.
Günde, en az beÅŸ defa geliyor kalbimize.
Onu hatırlamak da, zikir ve ibadettir.
Namaz kılan, Allah'ı zikrediyor demektir.
Hatta beş defa değil, anılır daha fazla.
Zira her ÅŸey zikirdir, ilgiliyse namazla.
(Ezan kaçta oluyor?), (Namaza ne kadar var?)
(Kalkıp abdest alayım) şeklinde konuşmalar,
Namazla alakalı olduğundan dolayı,
Hatırlatır bizlere Allahü teâlâyı.
Çünkü zikir, Allah'ı kalben hatırlamaktır.
Bu da, namaz kılmakla müyesser olmaktadır.
Kim beÅŸ vakit namazı, her gün eda ederse,
Ve bir vakti kılınca, ötekini beklerse,
Yani hep düÅŸünürse, her kim namaz kılmayı,
O, zikretmiÅŸ sayılır, her an Hak teâlâyı.
Kalb hastalıklarının ilacı, bu zikirdir.
Allah'ı hatırlamak, kalbin temizliğidir.
Kimin kalbi, Allah'ı zikrederse eğer ki,
Yerleşir o kalblere Allah'ın muhabbeti.
İşte namaz kılmakla, bu zikir hasıl olur.
Allah'ın sevgisi de, bu kalblerde bulunur.
Muhabbet-i ilahi, bir kalbe girse eÄŸer,
Bu dünyanın sevgisi, o kalbden çıkar gider.
İşte bu yüzdendir ki, en kıymetli ibadet,
İhlas ile beş vakit (namaz kılmak)tır elbet.)
|