Ahmet Mekki Efendi, bir Ä°slam âlimiydi.
Vaaz ve sohbetleri, pek çok faideliydi.

Hizmetim nasib oldu benim de kendisine.
Zira maiyetinde çalıştım iki sene.

Müftülük koltuÄŸuna, oturmazdı katiyen.
Derdi ki: (Bu makama, hiç layık deÄŸilim ben.)

Kenar sandalyelerde daima otururdu.
(Ben, adam kıtlığında bir müftüyüm) diyordu.

Tevazu, büyüklüÄŸün niÅŸanıdır ki zaten,
Bu, onun kemalini gösterirdi esasen.

Bir gün buyurdular ki: (Hakiki din âlimi),
Eskiden, her tarafta bulunurdu daimi.

(İmam-ı Gazali) ve (İmam-ı Rabbani)ler,
Ä°slam âlimlerinin yıldızlarıdır birer.

Yalnız din ilmi değil, fen ilimlerinde de,
Mütehassıs idiler hepsi devirlerinde.

Dünyanın döndüÄŸünü, maddenin yapısını,
KeÅŸfettiler Ay ile GüneÅŸ tutulmasını.

Hem (dünya yuvarlaktır) deyip, ispatladılar.
Ve batıdan doÄŸuya döndüÄŸünü yazdılar.

O gün Avrupalılar, (dünya düzdür) diyordu.
Etrafı, duvar ile çevrili biliyordu.

O zaman Müslümanlar, Sincar denen sahrada,
(Meridyen)i keÅŸfedip, ölçtüler onu hatta.

Halbuki Newton ile Galile ve Kopernik,
Dünyanın döndüÄŸünü bizden öÄŸrendiler ilk.

Bu öÄŸrendiklerini açıkça söyleyince,
Onların bu sözleri (suç) sayıldı hemence.

Bu sebeple Galile, papazlar tarafından,
Muhakeme edilip, haps olundu o zaman.

Lakin Müslümanların bu ilerlemeleri,
Tanzimatla durdu ve gidemedi ileri.

Zira medreselerde, çok kuvvetli olarak,
Önce fen bilgileri okunurdu muhakkak.

Mason ReÅŸit paÅŸa’nın, ingiliz sefiriyle,
Birlikte yaptıkları (Tanzimat fermanı)yle,

Bu dersler kaldırıldı artık medreselerden.
Maksat, din adamları bilgisiz olsun hepten.

Halbuki fen dersleri varken medreselerde,
Seçkin din adamları yetiÅŸirdi her yerde.

KeÅŸifler yapıyordu o zaman Müslümanlar.
Önderlik ediyorduk dünyaya o zamanlar.

Nasıl ki fen dersleri kalktı medreselerden,
Cahil din adamları yetişti bu yerlerden.

Ve durunca bizdeki o keÅŸif ve buluÅŸlar,
Batılılar, doÄŸuyu geçmeÄŸe baÅŸladılar.

O halde dinimizi, o büyük âlimlerin,
Kitaplarına bakıp öÄŸreneceÄŸiz ilkin.

Zira din bilgileri, ya âlimin kendinden,
Yahut da öÄŸrenilir onun eserlerinden.

(Ehl-i sünnet) denilen bu yüce insanların,
Yazdıkları kitaplar okunursa bihakkın,

Hem doÄŸru öÄŸrenilir din ve fen bilgileri.
Hem de okuyanların temizlenir kalbleri.