İmam-ı Gazali’nin bazı kitaplarında,
Åžu kıymetli bilgiler vardır ölüm hakkında:
Ölüm, büyük bir iÅŸ ve korkunç bir tehlikedir.
Lakin bunu insanlar iyi bilmemektedir.
Hatırlasalar bile ölümü ara sıra,
Fazla tesir etmiyor gafletten insanlara.
Öyle dalmışlardır ki, dünya meÅŸgalesine,
BaÅŸka ÅŸey gelmez olmuÅŸ maalesef kalblerine.
Bundan kurtulmak için, çekilip bir kenara,
Åžöyle söylemelidir nefsine ara ara:
(Ey nefsim ömür geçti, yakında öleceksin.
Lakin görüyorum ki, sen hâlâ gaflettesin.
EÄŸer uzak görürsen ÅŸimdi henüz eceli,
DüÅŸün, ani olarak ölüp de gidenleri.
Birlikte oturduÄŸun, yiyip içip güldüÄŸün,
Nice tanıdıkların nerdeler hani bugün?
DüÅŸün o senden önce ölen yoldaÅŸlarını.
Nasıl kara toprağa koydular başlarını.
İşte, nasıl yuttuysa onları kara toprak,
Çok yakında, seni de yutacaktır muhakkak.
Mezardaki halini hiç düÅŸünmüyor musun?
Nasıl birbirlerinden ayrılacak her uzvun?
Sonra, mezarındaki o kurtlar, o böcekler,
Gözlerini, dilini kemirip yiyecekler.
Sen o vaziyetteyken gelirler vârislerin.
Hemen taksim edilir bıraktığın servetin.
Hatta hanımın dahi başkasıyle evlenir.
Bunları göreceksin yakında sen de bir bir.
Senden evvel ölenler piÅŸmansa nasıl ÅŸu an,
Sen de gaflet edersen, olursun öyle piÅŸman.
Halbuki sen onlardan kaldın da az geriye,
Hâlâ bir ders ve ibret almazsın, acep niye?
Her gün görüyorsun da geçen cenazeleri,
Niçin düÅŸünmüyorsun hiç ölüm ve eceli?
Zannetme ki, onları seyredersin böyle hep.
Bir gün götürmezler mi seni de böyle acep?
Ey nefsim uyan artık, ömrün sona geldi bak.
Az daha yaÅŸasan da, öleceksin muhakkak.
Bir ÅŸey muhakkak ise, onu oldu bilmeli.
O halde uzak değil, yakında bil eceli.
DüÅŸün ki, ona göre yapasın bir hazırlık.
Sonsuz bir yolculuÄŸa çıkıyorsun sen artık.
PiÅŸman olmamak için yarın Mizan önünde,
Bütün hazırlığını yap ve bitir bu günde.
Zira o gün mahÅŸerde, hesap var her bir iÅŸten.
Hesap kötü giderse, kurtulunmaz ateÅŸten.
Öyleyse çok oku da, öÄŸren ilmihalini.
Ve hemen buna göre, düzelt bütün halini.
|