Abdülhakim Arvasi, Hak aşığı bir veli.
Vaaz ve sohbetleri, olurdu faideli.
Geçti onun hayatı, hep (cömertlik) yaparak.
Vermekten zevk alırdı, elinde olmayarak.
Bir gün, sevdikleriyle gidiyorken bir yere,
Bir daÄŸ görüp dedi ki, hemen ordakilere:
(Eğer ki şu dağ kadar olsa idi altınım,
Åžu yol üstünde durup, hepsini dağıtırdım.
Onları dağıtırken o gelip geçenlere,
Derdim: Karşılığında Allah deyin bir kere.
Kurtarabilir isem Cehennemden bir kiÅŸi,
Yine kârlı çıkarım, yapmak ile bu iÅŸi.)
Öyle kimselerdir ki Allah dostu evliya,
Onların sözlerinde bulunmaz asla riya.
Åžöyle ÅŸöyle yapardım dediyse onlar eÄŸer,
Muhakkak ki o sözü yerine getirirler.
Bu büyük zat, bir gün de buyurdu: (Ey insanlar!
Gaflete dalmayın ki, (ahiret) var, (hesap) var.
Nasıl akÅŸam olunca, bugün bitti diyorsun.
Ve yatıp, ertesi gün tekrar uyanıyorsun.
Öyle gün gelecek ki, belki de çok yakında,
Dünya, bitmiÅŸ olacak o günün hitamında.
Ve nasıl ki her sabah, uyanırsın gün be gün.
Bakarsın ki dün bitmiÅŸ, baÅŸlamış yeni bir gün.
Dirilip kalkacaksın kabirden de akıbet.
Görürsün, (dünya) bitmiÅŸ ve baÅŸlamış (ahiret).
Her ne ki iÅŸlemiÅŸsen dünyada haram, günah,
Hepsinin hesabını, soracak senden Allah.
O gün mühür vurulur lisanına, aÄŸzına.
Sonra, (KonuÅŸ!) denilir cümle a’zalarına.
Gözün, elin, ayağın, her ÅŸeyi beyan eder.
Yer gök, zemin ve zaman, hep ÅŸahitlik ederler.
Ey insan, öyle çetin günler var ki önünde,
Analar, evladından kaçacaktır o günde.
Hazırlık yapacakken o gün için durmadan,
Ne ahmaktır, dünyaya düÅŸkün olup aldanan.
Yarın bu hakikatler olunca aÅŸikâre,
PiÅŸman olunur ama, bulunamaz bir çare.
Aklı olan bir kimse, fırsat bilir bu anı.
ÖÄŸrenir dinimizin emir ve yasağını.
Sonra, öÄŸrendiÄŸiyle amel eder ihlasla.
Böyle kul, ahirette bir zarar görmez asla.)
Derdi ki: (Sen herkese nasıl davranıyorsan,
Sen de, öyle karşılık görürsün her insandan.
Sen eğer başkasına verirsen ehemmiyet,
Verir başkaları da sana değer ve kıymet.
Allah'ın kullarını çok seversen sen eÄŸer,
Elbette ki onlar da, seni öyle severler.
Nasıl davranmasını istersen halkın sana,
Sen dahi öyle davran öyleyse baÅŸkasına.) |