Salih Gülabi var ki, alim ve veli bir zat.
Bir gün, sevdiklerine ÅŸöyle etti nasihat:
(KardeÅŸlerim, Müslüman iyi insan demektir.
Tek derdi, Hakka karşı günah iÅŸlememektir.
Allah korkusu ile, daima aÄŸlar, inler.
Günahından utanıp, gece gün tövbe eder.
Yapacak olsa eÄŸer o herhangi bir iÅŸi,
Günah olmasın diye, çırpınır, titrer içi.)
Bir gün de buyurdu ki: (Helalden az yemeÄŸi,
Gece ibadetinden, bilirim daha iyi.
Mide dolu olunca, gaflet gelir kiÅŸiye.
O, Rabbini unutur, meyleder haram iÅŸe.
Helalin ziyadesi olursa buna sebep,
Haramla dolduranın, ne olur hali acep?
Ebedi saadete kavuÅŸabilmek için,
Günahtan kaçınması lazım gelir kiÅŸinin.
Ey insanlar ÅŸunu da biliniz ki pekala,
Günahı olanları, affeder Hak teâlâ.
Lakin azabı dahi vardır ki Rabbimizin,
Senet yok elimizde, ondan kurtulmak için.
Kur'an-ı keriminde buyurur kendi hem de:
(İnsanların bir çoÄŸu, yanacak Cehennemde.)
O gün çoÄŸu insanlar, düÅŸecektir azaba.
Bilmeyiz ki, onlara dahil miyiz acaba?
Bir kısmı da Cennete gireceklerdir, fakat,
Ona girmek için de, elimizde yok berat.
Cennete mi gireriz, yoksa Cehenneme mi?
Henüz belli deÄŸilken, aÄŸlamamak elde mi?
Bugünden tövbe edip aÄŸlayın ey insanlar!
Burada aÄŸlamayan, ahirette çok aÄŸlar.)
Bir gün de, birisine ediyorken nasihat,
Buyurdu: (Ahirettir asıl gaye ve maksat.
Rabbini sevdiÄŸini söylüyorsun ey insan!
Bu nasıl sevgidir ki, edersin Ona isyan?
Seven, hiç sevdiÄŸini getirir mi gazaba?
Bil ki günah iÅŸleyen, duçar olur azaba.
Zira yaratıldı ki bu insanlar ve cinler,
Allahü teâlâya ibadet eylesinler.
Sırf Ona kulluk iken yaratılış gayemiz,
Nasıl bunu unutup, isyan edebiliriz?
Bir de helal yemektir dinimizin esası.
Zira haram yiyenin kabul olmaz duası.
Nitekim bir Müslüman, haramdan yerse eÄŸer,
Onun yedi uzvu da, Allah’a isyan eder.
Helalinden yer ise bir Müslüman da ÅŸayet,
Onun da yedi uzvu, yapar halis ibadet.
Eğer Rabbine karşı edepliyse bir insan,
Nasıl yapabilir ki Ona karşı bir isyan?)
|