Behaeddin Buhari, çok yüksek evliya zat.
Bir gün talebesine, etti ÅŸöyle nasihat:

(Bizim bu yolumuza, her kim ki olsa tâbi,
Gözetmesi lazımdır, ÅŸu üç mühim edebi.

Birincisi, Allah’a karşı olan edeptir.
Yani farzları yapıp, günahı terk etmektir.

Ona kul olduÄŸunu, iyi idrak ederek,
Her emr-ü yasağına, hakkıyla uymak gerek.

Onun emirlerinden, bir tanesine bile,
Uymamak, edepsizlik olur Ona haliyle.

Ä°nsan düÅŸünmeli ki, kendisi hiç yok iken,
Yarattı Allah onu, bir damlacık nutfeden.

Büyütüp yetiÅŸtirdi, onu ihsanı ile.
Her türlü nimetleri, bahÅŸetti fazlasiyle.

Ä°man, akıl, düÅŸünce, lisan ve güzel ahlak.
Verip, aziz eyledi bir insan yaratarak.

Böyle yüce bir Rabbin, emrine muhalefet,
Edepsizlik etmenin, en çirkinidir elbet.

Ä°kinci edep ise, Resulüne edeptir.
Her iÅŸ ve harekette, sünneti gözetmektir.

Kim kimi seviyorsa, ona uyar elbette.
Bunu icab ettirir, hakiki muhabbet de.

Edebin üçüncüsü üstada olanıdır.
Çünkü kendi üstünde, onun çok hakkı vardır.

Allah ve Resulünü, bilip tanımasına,
Gafletten uyanarak, hak yolu bulmasına,

O vasıta olmuştur, odur buna tek sebep.
Onun için üstada, lazımdır fazla edep.

Tâ kıyamete kadar, yaÅŸasa da bir adam,
Bu nimetin ÅŸükrünü, yine de yapamaz tam.)

Bir gün de buyurdu ki: (DüÅŸmandır bize nefis.
Onun her arzusuna, boyun eÄŸmemeliyiz.

Bu nefs-i emmareyi, terbiye etmek için,
Ä°slam’a tam uyması lazımdır her kiÅŸinin.

Bu dinin emrettiÄŸi, ufak bir iÅŸi yapmak,
Yahut yasak ettiÄŸi bir günahtan sakınmak,

Kendi arzusu ile, bin yıl ifa ettiği,
Nafile ibadetten, hayırlıdır ve iyi.

Dinin bekçisi olan Ä°slam âlimlerinin,
Yolunda yürüyenler, azaptan olur emin.

Bu yoldan, zerre kadar ayrılık olsa çok az,
Ahirette, azaptan kurtuluÅŸ mümkün olmaz.

Aklı olan bir kimse, fırsat bilir bu anı.
Oraya hazırlıkla geçirir her zamanı.

Bu kısacık zamanda, faydalı tohum eker.
Bir taneden, sayısız meyveler elde eder.)

Bu büyük evliyanın hürmetine ilahi!
Onun ÅŸefaatine kavuÅŸtur bizi dahi.