Cenâb-ı Hak bizlere, her ÅŸeyden daha evvel,
DoÄŸru iman, itikat nasib etsin mükemmel.
Sevgili Habibine uymayı etsin ihsan.
Zira Ona uymakla, ÅŸeref bulur her insan.
Çünkü cenâb-ı Allah, Ona tâbi olmayı,
Çok sever her bir iÅŸte, yalnız Ona uymayı.
Hatta Ona uymanın, ufak bir zerresi hem,
Üstündür ahiret ve dünya lezzetlerinden.
Lazım ve zaruridir herkese iman etmek.
Zira bu, Rabbimizin emridir bize tek tek.
İman eden bir kimse, yapar bütün farzları.
Ve terk eder bilcümle haram ve günahları.
Resule iman etmek, kime olsa müyesser,
Onu, mal ve canından daha çok fazla sever.
Onun bu sevgisinin, ÅŸudur ki iÅŸareti,
Her mekruhtan kaçınır ve yapar her sünneti.
Ona, mubahlarda da, ne kadar uysa insan,
Olur o, o derece kâmil, olgun Müslüman.
Resulullah her ne ki beyan eylemiÅŸlerdir,
BeÄŸenip, kalben kabul etmeye (iman) denir.
Onun bir tek sözüne bile inanmamaya,
Veya doÄŸruluÄŸunda biraz duraklamaya,
Yani ÅŸüphe etmeye, (küfür) adı verilir.
Böylece inanmayan kimseye (kâfir) denir.
Allahü teâlânın, Kur’an-ı keriminde,
EmrettiÄŸi ÅŸeylere, (farz) denilir bu dinde.
Ve Kur'anda açıkça, her ne ki men edilir,
Bu ÅŸeylerin hepsine, bu dinde (haram) denir.
Allahü teâlânın açık bildirmediÄŸi,
Yalnız Resulullahın övdüÄŸü, methettiÄŸi,
Veyahut devam üzre, ne amel etti ise,
Yahut da yapılırken, görüp men etmediyse,
Bu ÅŸeylerin hepsine, (sünnet) adı verilir.
Sünneti beÄŸenmemek, küfür alametidir.
BeÄŸenip de yapmamak, bir suç deÄŸil ise de,
O sünnet sevabından mahrum olur o kimse.
Onun beÄŸenmediÄŸi ÅŸeylere (mekruh) denir.
Bunlar, ibadetlerin sevabını giderir.
Yapılması emir de, yasak da edilmeyen,
Åžeylerin tamamına, (mubah) denir kâmilen.
Bu emir ve yasaklar, her ne ki dinde vardır,
(Ef'al-i mükellefin) diye adlandırılır.
İmanı ve farzları, haramları öÄŸrenmek,
Farzdır her Müslümana mükellef kadın, erkek.
İslam’ın ÅŸartı beÅŸtir, ilki iman etmektir.
Sonra, namaz ve oruç, hac ve zekat vermektir.
Bir kimse, iman edip, bu dört farzı yaparsa,
O kiÅŸi müslim veya Müslümandır hülasa.
Bunlardan bir tanesi bozuk olursa ÅŸayet,
O Müslümanlık dahi bozuk olur nihayet.
Dördünü de yapmayan, mümin olsa da, fakat,
Onun Müslümanlığı, olur çürük ve sakat.
Böyle iman, insanı dünyada korursa da,
Fakat imanla ölmek, çok zor olur son anda.
|