Åžöyle nakledilir ki Cüneyd-i BaÄŸdadi’den:
Bir Cuma namazını kılıp çıktım camiden.
Kapıda bir dilenci, baktım dikiliyordu.
Camiden çıkanlardan, sadaka istiyordu.
Kalbimden geçirdim ki: Ne için çalışmıyor?
Herkese avuç açıp, bir sadaka istiyor.
Oradan eve gelip, rüya gördüm o gece.
Biri gelip, önüme bir tabak koydu önce.
Sonra, bana öfkeyle, (Haydi, bundan ye!) dedi.
Tabağın içindeki, baktım ölü etiydi.
Bu teklif karşısında, şaşırıp sendeledim.
(Bu, bir ölü etidir, bu nasıl yenir?) dedim.
Dedi ki: (Dün, bu etten yemiÅŸtin, biliyorsun.
Peki, ÅŸimdi ne için yemek istemiyorsun?)
Uyanınca, dedim ki hemen kendi kendime:
KeÅŸke öyle düÅŸünce gelmeseydi kalbime.
Kalkıp abdest alarak, namaz kıldım ve hemen,
Fakiri bulmak için, acele çıktım evden.
Baktım, Dicle nehrinin yanında duruyordu.
Yerlerden topladığı tereleri yiyordu.
Beni görüp dedi ki: (Åžimdi tövbe ettin mi?
Kalbini, o fikirden temizleyebildin mi?)
Dedim ki: (Tövbe ettim, hakkını eyle helal.)
(Helal olsun) dedi ve kayboldu sonra derhal.
Bu hatamdan ötürü, oldum ki öyle piÅŸman,
AÄŸlayıp, gözlerimden yaÅŸ akıttım çok zaman.
Bir gün de, sevdikleri, Cüneyd-i BaÄŸdadi'ye,
Gelip sual ettiler: (Tevazu nedir?) diye.
Buyurdu: (Merhamet ve şefkat kanatlarını,
Gererek, korumaktır Allah'ın kullarını.
Her kim olursa olsun, kullara acıyarak,
Herkese davranmaktır merhametli, yumuşak.
Her kim ibret almazsa, eÄŸer gördüklerinden,
Onun görmemezliÄŸi, iyidir görmesinden.)
Bir gün de buyurdu ki: (Bu ömür, bir fırsattır.
Onu, en iyi şeyle değerlendirmek şarttır.
Dünyanın bir saati, ibadet bakımından,
İyidir ahiretin bin yıllık zamanından.
Zira bu bir saatte, iyi iÅŸ ve ibadet,
Yapılıp, kazanılır ebedi bir saadet.
Halbuki kıyametin, binlerle senesinde,
Hiç bir iÅŸ yapılamaz, bekler kabir içinde.
Öyleyse ey Müslüman, boÅŸ geçirme vaktini.
Bu dünya hayatının, iyi bil kıymetini.
Zira ömür kısadır, sayılıdır nefesler.
Eceller ani gelir, bu hayat çabuk geçer.
Ömür kısa ise de, çok kıymetlidir fakat.
Çünkü biz kullar için, imtihandır bu hayat.
Kıymetli sermayesi, ömrüdür bir insanın.
Onu boÅŸa geçiren, çok piÅŸman olur yarın.) |