Evliyanın büyüÄŸü Celaleddin-i Rumi.
Bu dünya az görmüÅŸtür böyle büyük âlimi.
Babası, Behaeddin Veled hazretleridir.
O da, büyük bir âlim ve yüksek bir velidir.
Resulullah, rüyada göründü babasına.
Ve (Sultan-ül ulema) adını verdi ona.
O, gelirdi hazret-i Ebu Bekrin soyundan.
Herkese ilim, hikmet, yayılırdı hep ondan.
Mümine hatun idi mübarek anneleri.
İbrahim bin Edhem'in torunuydu o dahi.
Mevlana, Horasan'ın Belh isimli şehrinde,
Dünyaya teÅŸrif etti binikiyüzyedi’de.
Sonra Anadolu’ya, yani Rum diyarına,
Hicret ettiÄŸi için, (Rumi) denildi ona.
Henüz beÅŸ yaşındayken o sahib-i saadet,
Onu, ruh ve melekler ederlerdi ziyaret.
Babası, çağırarak talebeden birini,
Buyurdu ki: (Sen gözet, oÄŸlum Celaleddin’i.
Çünkü onu, melekler ziyaret ediyorlar.
Melekut âleminde onu gezdiriyorlar.
Bunlar iyi ise de, küçüktür henüz oÄŸlum.
Aklına zarar gelir diye çok korkuyorum.)
Yine beş yaşındayken Mevlana Celaleddin,
Çocuklarla, damına çıkmışlardı bir evin.
O esnada bir çocuk, ÅŸöyle dedi birine:
(Atlayabilir misin bu damdan diÄŸerine?)
O, (Atlarım) dedi ve sonra kavilleştiler.
Mevlana bunu görüp, dedi ki: (Ey kardeÅŸler!
Böyle iÅŸler, uygundur köpek ve kedilere.
Bunlar ile uğraşmak yakışır mı bizlere?
Ruhani kuvvetiniz var ise sizin eÄŸer,
Melekut âlemini dolaÅŸalım beraber.)
O esnada baÅŸladı göÄŸe doÄŸru uçmaya.
Çocuklar baÅŸladılar korkup bağırışmaya.
Feryat figan ederek, çığlıklar kopardılar.
Biraz sonra, Mevlana aşağı indi tekrar.
Dedi ki: (Sizin ile konuÅŸtuÄŸum zamanda,
YeÅŸil giymiÅŸ kimseler göründü bana damda.
Beni kucaklayarak, semaya çıkardılar.
Melekler âlemini bir bir dolaÅŸtırdılar.
Sizin çığlıklarınız gelince kulağıma,
Bir anda indirdiler beni tekrar bu dama.)
Babaları Sultan-ül ulema, bir sebepten,
Üçyüz yakını ile, çıktılar hepsi Belh’ten.
İlk olarak Nişabur beldesine vardılar.
Karşıladı onları Ferideddin-i Attar
Görünce çocuk yaÅŸta olan Celaleddin’i,
Anladı bir bakışta onun üstün halini.
|