Kuzey Afrika’da yetiÅŸen Velilerden Ebül Hasan-ı Åžazili "rahmetullahi aleyh" hazretlerinin talebesinden biri, gece rüyasında Resulullah efendimiz aleyhisselamı gördü.
Efendimiz aleyhisselam güzel bir “Tac” giydirdiler bu gencin başına.
Ve sevinçle uyandı uykudan.
Hemen doğrulup, fırladı ayağa.
Abdest alıp namaz kıldı.
Rüyadan çok etkilenmiÅŸti.
“Acaba tabiri nasıldır?” diye düÅŸünüp sabahı zor etti.
Erkenden koştu bu zatın huzuruna.
Rüyayı anlatıp, tabirini soracaktı ki, ondan önce hocası sordu:
- Rüya mı gördün evladım?
- Evet hocam.
- Peygamber efendimizi mi gördün?
- Evet.
Büyük Veli rüyayı baÅŸtan sona anlattıktan sonra;
- Mübarek olsun! Çok güzel bir rüya, buyurdu.
Delikanlı merak içindeydi:
- Tabiri nedir efendim?
- Bu, yakında kadı olacağına alamettir oÄŸlum. Bekle, yakında çıkar tayinin.
Ve çok geçmeden gerçekleÅŸti bu iÅŸ.
Kadı olarak tayin edildi bir beldeye.
Allah ve Resulü bilir
Bir gün de “Edeb”ten sordular bu zata.
Cevaben;
- Eshab-ı kiram, Resulullah efendimiz aleyhisselama karşı fevkalade edepliydiler, buyurdu. Åžöyle ki, huzurunda lüzumsuz konuÅŸmaz, bir fikir beyan etmezlerdi.
Ve misal verdi:
- Hatta bir defasında, “Bugün, günlerden ne?” diye sormuÅŸtu Efendimiz aleyhisselam. Bunu dahi söylemekten çekindiler.
Cemaat merak etti:
- Peki ne dediler efendim?
- Allah ve Resulü daha iyi bilir, dediler.
Ve devam etti:
- Allah Resulüne bir ÅŸey öÄŸretmiÅŸ durumuna düÅŸmemek için böyle yaparlardı.
|