Osmanlı Evliyasından Geyikli Baba "rahmetullahi aleyh", bir gün sevdiklerine;
- Namaz, ibadetlerin en mühimi ve en kıymetlisidir, buyurdu.

Sonra şunu anlattı cemaate:

Bir gün eshab-ı kiramdan bir genç, Resulullah efendimiz aleyhisselamın huzuruna geldi.

Ancak fevkalade üzgün ve periÅŸandı.

Sevgili Peygamberimiz aleyhisselam onu böyle görünce;
- Niçin böyle üzgünsün? diye sordular.

Cevaben;
- Ya Resulallah, ben mahvoldum, dedi. Dün falan yerden gelirken, haramiler yolumu kesti. Bütün eÅŸyamı, paralarımı aldılar. Dünyalık neyim varsa hepsi gitti. BeÅŸ parasız kaldım.

Efendimiz aleyhisselam tebessüm edip;
- “Allah iyiliÄŸini versin”, buyurdular. “Ben de zannettim ki, bir vakit namazın kazaya kaldı da, onun için böyle çok kederlisin. Dünya malı için üzülmeye deÄŸer mi?”

Ömrümüz azalıyor

Bir gün de sevdikleriyle sohbet ederken;
- Günler geçiyor, ömür azalıyor. Hızla ölüme yaklaşıyoruz, buyurdu. Her akÅŸam eve gelince, “Bugün ben Allah için ne yaptım?” diye sorun kendinize. “Bugün, Allah için kime bir iyiliÄŸim dokundu?” diye düÅŸünün. Hazret-i Ömer bunu yaparmış her gün.

- Nasıl efendim? dediler.

Buyurdu ki:
- “Ya Ömer, bugün Allah için ne yaptın?” diye sorar, hatta kırbaçla vururmuÅŸ kendisine.

Çünkü Allah soracak

Ve ekledi:
- Herkes kabre girdiÄŸi zaman, dört ÅŸeyin hesabını verecek.

Sordular:
- Onlar nedir efendim?

- Parayı nereden kazandın? Malını nerelere harcadın? Ä°lmini nerede kullandın? Vücudunu nerede eskittin?

Ve ÅŸöyle izah etti:
- Allahü teâlâ her kuluna göz, kulak, kalb, ayak gibi nice azalar vermiÅŸ. “Gözünü nerede kullandın? Elinle neler yaptın? Ayağınla nerelere gittin?” diye soracak. Bu suallerin cevaplarını ÅŸimdiden hazırlayın.

Åžöyle bitirdi:
- Akıllı insan böyle yapar. Cenâb-ı Hak hepimize akıl fikir versin.