BaÄŸdat Velilerinden Rüveym bin Ahmed hazretleri “rahmetullahi aleyh”, bir sohbetinde;
- “Ehl-i sünnet alimleri”nin bildirdiÄŸi gibi iman etmek lazımdır, buyurdu. Buna uymayan fena, bozuk itikatlar, gönlü öldüren bir zehirdir. İnsanı sonsuz ölüme, ebedi azaplara götürür.
Sordular:
- Amelde bozukluk olursa efendim?
- Amel ve ibadetlerdeki tenbellik affolunabilir. Ama itikatta gevÅŸeklik affolunmaz. Âyet-i kerimede; “Åžirki, yani küfrü, asla affetmeyeceÄŸim” buyuruldu.
Devamında ise;
“DiÄŸer bütün günahları, istediÄŸim kimselerden affederim!” buyuruluyor.
Dinde zorluk yoktur
Bir gün de;
- Dinde zorluk yoktur demenin manası nedir? diye sordular bu zata.
Cevabında;
- Allahü teâlâ, kulların yapabilecekleri ÅŸeyleri emretmiÅŸ, güç ÅŸey emretmemiÅŸtir demektir, buyurdu.
Ve açıkladı bunu:
- Yani herkes, hoÅŸuna giden, kolayına gelen ÅŸeyleri yapsın, nefsine zor gelen ÅŸeyleri yapmasın, ibadetleri keyfine göre deÄŸiÅŸtirsin demek deÄŸildir.
Dünya nedir?
Bir gün de;
- Dünya nedir efendim? diye sordular bu zata.
Cevaben;
- Ölümden önce olan her ÅŸeye “dünya” denir, buyurdu.
Ve ekledi:
- Bunlardan, ölümden sonra faydası olanlar, dünyadan sayılmaz, ahiretten sayılırlar. Çünkü dünya, ahiret için tarladır. Ahirete yaramayan dünyalıklar, zararlıdır.
Ve misal verdi:
- Mesela haram ve günahlar böyledir. Dünyalıkları, İslamiyet’e uygun olarak kullanan, hem dünya lezzetine, hem de ahiret nimetlerine kavuÅŸur.
|