Ali Semerkandi hazretleri "rahmetullahi aleyh", Ankara’nın Çamlıbel beldesinde yaÅŸayan bir Velidir.
1457 de aynı yerde vefat etti.
Bir gün ÅŸunu anlattı cemaatine:
Bir kiÅŸi, Peygamber efendimiz aleyhisselamı gördü rüyasında.
Huzurunda bir grup evliya da vardı.
Bir ara gök kapısı açıldı.
Ve elinde ibrik leÄŸen olan bir melek geldi oraya.
Resulullah efendimizden baÅŸlayarak herbirinin önüne gelip durdu.
Hepsi ellerini yıkadılar.
O kişi de sıranın sonundaydı.
Lakin sıra ona gelince, melek aldı ibrikle leÄŸeni, çıktı gökyüzüne.
Elini yıkayamadı garip.
Ama çok üzülmüÅŸtü.
Efendimiz aleyhisselama yaklaşıp;
- Ya Resulallah! Ben, her ne kadar bu kafileden deÄŸilsem de sizi ve bu zatları çok seviyorum, diye arzetti.
Efendimiz aleyhisselam;
- Bizi seven de bizdendir! Buyurdular.
O anda melek tekrar geldi.
O da yıkadı elini.
Resulullah efendimiz ona sevgiyle bakıp;
- Bizi sevdikçe bizimlesin! buyurdular.
Adamcağız uyandı uykudan.
Çok duygulanmıştı.
Bu rüya bereketiyle o da Velilerden oldu tez zamanda.
Büyükleri sevmek
Bu zat bir sohbetinde;
- Eskiden insanlar, bir "Allah adamı"na kavuÅŸup onu tanımayı, sevmeyi çok büyük nimet bilirlerdi, buyurdu. Öyle ki, bu nimete kavuÅŸtuÄŸu halde hayatından ÅŸikayet edenlere çok ÅŸaÅŸar, böylelerini, "Tonlarla altın"ı olduÄŸu halde "Bir kuruÅŸ"un hesabını yapan kimseye benzetirlerdi.
Sordular:
- Efendim, eskiden bir Allah adamını bulmak için diyar diyar gezerlermiÅŸ, öyle mi?
- Evet, buyurdu. Dinini öÄŸreneceÄŸi böyle bir "Allah adamı"nın, dünyanın öte ucunda bulunduÄŸunu iÅŸiten bir Müslümanın, baÅŸka böyle bir zat yoksa, gerekiyorsa bütün malvarlığını satıp yol parası yaparak, gidip o zattan dinini öÄŸrenmesi farzdır. Eski insanlar bunun ÅŸuurunda olup, bu yüzden öyle yapıyorlardı iÅŸte.
Sordular yine:
- Maksatları neydi hocam?
- Dinini doÄŸru öÄŸrenmek, ondan ilim ve feyz alabilmekti. Allah adamlarına bu kadar deÄŸer verirlerdi iÅŸte.
- Böyle zatlar yoksa hocam?
- O zatlar yoksa, kitapları vardır muhakkak. O büyüklerin kitaplarını arayıp bulmalı, onları hem okumalı, hem de dağıtmalıdır.
|