Mısır’ın meÅŸhur Velilerinden Åžeyh Safveti hazretleri “rahmetullahi aleyh“, bir günkü sohbetinde;
- KardeÅŸlerim, her Müslümanın, “Ehl-i sünnet” itikadını öÄŸrenip, imanını buna göre düzeltmesi, lazımdır, buyurdu. Åžunun bunun sözüne ve uydurma kitaplara aldanıp da, doÄŸru yoldan kaymamaya çalışmalıdır.

Ve ekledi:
- “Ehl-i sünnet alimleri”nin kitaplarını bırakıp da, dinini, imanını, din düÅŸmanlarının hilelerle ve yalancı, okÅŸayıcı kelimelerle yazdığı kitaplardan ve mecmualardan öÄŸrenmeye kalkışmak, kendini Cehenneme atmak olur.

Åžöyle bitirdi:
- Velhasıl Ehl-i sünnet alimlerinin sözlerini bildiren kitapları okuyup, onlara uymaktan baÅŸka kurtuluÅŸ yolu yoktur.

Åžehit olmak istiyorum

Bir gün, sevdikleriyle sohbet ediyordu ki, biri izin isteyip;
- Hocam, dedi. Ben ÅŸehit olmayı çok istiyorum. Acaba nasip olur mu bize de?
- Üzülme, buyurdu mübarek zat. Namazını kılan ve altmış yaşını geçen bir Müslüman, ÅŸehit olarak ölür.

- Ya hanımlar hocam?
- Onlar için yaÅŸ haddi yoktur. Namazını kılar, tesettür eder, iffetini korursa, hangi yaÅŸta ölürse ölsün, o da ÅŸehittir.

Bir gün öleceksin

Bir gün, içki içen bir genç gördü.
Acıyıp çağırdı yanına.

Genç adam koÅŸup geldi ve
- Buyur baba! dedi hürmetle.

- Sana bir şey diyebilir miyim evladım?
- Tabii, buyurun. BaÅŸ göz üstüne.

- Allahü teâlâ hadis-i kudside buyuruyor ki: "Hangi meslekten olursan ol, bir gün öleceksin. Kimi seversen sev, bir gün ayrılacaksın. Hangi ameli yaparsan yap, bir gün hesabını vereceksin."

Delikanlı bunu işitince kızardı, bozardı, sarardı.
Ve bir "Ah!" deyip yere yıkıldı.

Ayıldığında nefret ediyordu içkiden.
O günden sonra bir daha koymadı aÄŸzına.