Evliyayı kiramın en büyüklerinden Mevlana Halid-i BaÄŸdadi “kuddise sirruh” hazretlerine, bir gün kul hakkından sordular.
Cevabında;
- Kıyamet günü, hak sahibi, hakkını affetmezse, bir dank hak için, cemaatle kılınmış, kabul olmuÅŸ yediyüz namazı alınıp, hak sahibine verilecektir, buyurdu.
Sordular:
- Bir dank ne kadardır efendim?
- Bir dank, dirhemin altıda biri, yaklaşık olarak, yarım gram gümüÅŸtür.
Ve şunu anlattı:
Efendimiz “aleyhisselam”, bir gün eshabına karşı;
- Müflis kime denir, biliyor musunuz? diye sordu.
Eshab-ı kiram;
- Parası ve malı kalmayan kimseye diyoruz, dediler.
Buyurdu ki:
- Ümmetim arasında müflis, ÅŸu kimsedir ki, kıyamet günü, defterinde çok namaz, oruç ve zekat sevabı bulunur. Fakat, bir kimseye sövmüÅŸ, iftira etmiÅŸ, malını almış, kanını dökmüÅŸ, dövmüÅŸ. Sevapları, bu hak sahiplerine dağıtılır. Hakları ödenmeden önce, sevapları biterse, hak sahiplerinin günahları, bunun üzerine yükletilir. Sonra Cehenneme atılır.
Nefs, büyük düÅŸmandır
Bu zat, bir gün de cemaatine;
- Rabbimizin rızasına kavuÅŸmamıza en büyük engel nedir, biliyor musunuz? diye sordu.
- Bilmiyoruz efendim, nedir? dediler.
- Nefsimize tâbi olmaktır. Nefs, en büyük düÅŸmanıdır insanın.
- Nefs neden bize düÅŸmandır efendim?
- Cenâb-ı Hak öyle yaratmış onu. Tek gayesi vardır onun. O da sahibini Cehenneme atmaktır.
|