Evliyanın en büyüklerinden Muhammed Masum Faruki “kuddise sirruh” hazretleri, bir sohbetinde;
- KardeÅŸlerim, bugün Ä°slamiyet’in bir emrini yerine getirmek çok kıymetlidir, buyurdu.

Ve ekledi:
- Nitekim Resulullah efendimiz “aleyhisselam”, Eshabına karşı; (Siz, öyle bir zamanda geldiniz ki, Allahü teâlânın emirlerinin onda birini yapmazsanız, helak olur, Cehenneme gidersiniz) buyuruyor.

Hadisin devamı ÅŸöyle:
- (Sizden sonra öyle Müslümanlar gelecek ki, Allahü teâlânın emirlerinin onda birini yapabilseler, Cehennemden kurtulurlar.)

Ve netice:
- Ä°ÅŸte bizim zamanımız, o zamandır ve müjdelenenler de ÅŸimdiki Müslümanlardır.

Kimin ne imkanı varsa

Bir gün de bazı sevdiklerine;
- Ä°slamiyet’in emirlerini Allah’ın kullarına bildirmek için, keramet sahibi olmak ÅŸart deÄŸildir, buyurdu. Bilenlerin, bilmeyenlere öÄŸretmeleri lazımdır.

Ve ekledi:
- Elimde gücüm, kuvvetim yoktu da, Ä°slamiyet’in yasak ettiÄŸi ÅŸeylerin kötülüklerini söyleyemedim diyerek, özür ve bahane ileri sürmek, kıyamette insanı azaptan kurtaramayacaktır.

Åžöyle devam etti:
- Ä°nsanların en iyileri olan Peygamberler, Ä°slamiyet’in emir ve yasaklarını bildirirler, ümmetleri mucize isteyince de; (Mucizeleri Allahü teâlâ yaratır. Bizim vazifemiz Onun emirlerini bildirmektir) buyururlardı.

Ve ilave etti:
- Allahü teâlâ dilerse, ümmetlere merhamet ederek, inanmaları, saadete kavuÅŸmaları için, o anda mucize yaratırdı.