İslam âlimlerinin büyüklerinden Seyfeddin-i Faruki “kuddise sirruh” hazretleri, bir sohbetinde;
- KardeÅŸlerim, Cehennem azabı, küfrün karşılığıdır, buyurdu.
Şaşırdılar:
- Ama efendim Allahü teâlâ, küfürden baÅŸka bazı günahları iÅŸleyenlerin de Cehenneme gireceklerini bildiriyor. Mesela, bir mümini, bile bile öldürenin cezası Cehennemde sonsuz kalmaktır, buyuruyor.
- Evet, Peygamber efendimiz de “aleyhisselam”; (Bir namazı bile bile, vaktinde kılmayıp, kaza edene, Cehennemde bir Hukbe azab edeceklerdir) buyuruyor.
- Öyleyse efendim?
- Evet ama Cehennem azabı, Müslüman öldürmenin haram olmasına aldırış etmeyen, helal diyerek öldüren içindir. Küfürden baÅŸka günahlara Cehennemde azab olunacağını bildiren haberler, hep bu günahlarda küfür bulaşıklığı olduÄŸu içindir.
Ve daha açıkladı:
- Yani günahı hafif görerek, ehemmiyet vermeyerek iÅŸlemek, İslam dininin emirlerini aÅŸağı görerek, namaz kılmamak ve günah yapmak gibi ÅŸekillerdedir.
Nitekim Efendimiz “aleyhisselam”; (Ümmetimden büyük günahları iÅŸleyenlere ÅŸefaat edeceÄŸim) buyuruyor.
Ve ilave etti:
- Bir kere de; (Allahü teâlânın rahmeti, benim ümmetim içindir. Bunlara ahirette azab yoktur) buyurdu.
Tövbe, ibadetin önündedir
Bir gün de sohbetinde;
- KardeÅŸlerim, tövbe ibadetin önündedir, buyurdu.
Ve ÅŸöyle izah etti:
- Bir insan lağıma düÅŸse ve üzerinde pislikler varken, yıkanmadan en kıymetli ve en nefis elbiselerini giyse, uygun olur mu? diye sordu.
- Olmaz efendim, dediler.
- İşte tövbe etmeden ibadet yapmak da böyledir, buyurdu. Hatta günahtan sonra bir tövbe gerekirse, ibadetten sonra bin tövbe gerekir.
|