Büyük İslam âlimlerinden Seyyid Abdülhakim-i Arvasi “kuddise sirruh” hazretlerinden, bir gün nasihat istediler.
Cevabında;
- Güler yüzlü olun, buyurdu. Çünkü güler yüzlü olmak, iman alametidir.
Ve ilave etti:
- Güler yüzlü kiÅŸi mümin ise, hakiki mümindir. Kâfir ise, imana gelme ihtimali vardır.
Sordular:
- Ya çatık kaÅŸlı ise efendim?
- Kâfirler çatık kaÅŸlı olur. Bir mümin çatık kaÅŸlı ise, küfürle gitmesinden korkulur mâzallah.
Açıklama yaptı:
- İnsanın iÅŸleri dolayısıyla canı sıkkın, kaÅŸları çatık olabilir. Fakat karşısındaki insandır, insanın kalbi ise çok hassastır. Çatık kaÅŸla kalbi kırılabilir.
Sordular:
- Bize ne tavsiye edersiniz efendim?
- Gülün, güler yüzlü olun. Güler yüzlü olanın imanla ölmek ihtimali çoktur. Çatık kaÅŸlı olanların ise küfürle gitmesinden korkulur.
Her anımız imtihan
Bir gün de sohbetinde;
- Her anımız, her işimiz, her hareketimiz ve icraatımız, imtihandır, buyurdu.
Ve ekledi:
- Öyleyse her anımızda imtihan kapısında, imtihan odasında duyulan heyecanı yaÅŸamamız lazım. Her iÅŸi yaparken, imtihana çekileceÄŸimizi hatırlayıp ona göre yapmalıyız.
Ve ilave etti:
- Böyle yapmazsak, öbür tarafta sıkıntı çekeriz. İşte âgâhlık budur. Uyanıklık budur. Gafletten kurtulmak budur.
Ve altını çizdi:
- Yarın mahÅŸer gününde imtihana çekileceÄŸimizi unutmamak, çalışırken helalinden kazanmak, yerken helal lokma yemek, evlenirken Rabbimizin emir ve yasaklarına uygun olarak evlenmek, iÅŸ kurarken, iÅŸ bozarken Rabbim bundan razı mı, deÄŸil mi? diye düÅŸünmek, âgâh olmaktır.
|