Büyük İslam âlimlerinden Seyyid Ahmet Mekki Efendi “rahmetullahi aleyh” hazretleri bir sohbetinde;
- KardeÅŸlerim, İslamiyet’te dört hak mezheb vardır, buyurdu. Bunların itikatları, inanışları birbirlerinin aynıdır ve dört mezhebin hepsi, (Ehl-i sünnet) itikadındadır.
Ve ekledi:
- Yani Kur’an-ı kerimde ve hadis-i ÅŸeriflerde açıkça bildirilmiÅŸ olan emir ve yasaklara uymakta, hiç ayrılıkları yoktur.Yalnız, açıkça bildirilmeyenleri anlamakta ayrılmışlardır.
Sordular:
- Hikmeti nedir efendim?
- Bu kadarcık ayrılıkları da, Allahü teâlânın Müslümanlara rahmetidir, buyurdu.
Ve izah etti:
- Sıhhatleri, çalıştıkları ve yaÅŸadıkları yerler baÅŸka baÅŸka olan insanlara, hangi mezhebe uymak kolay gelirse, onun (Fıkıh) kitaplarına göre ibadet ederler. Tek mezheb olsaydı, herkes buna uymaya mecbur olur, bu da, çok kimseye güç, hatta imkansız olurdu.
Åžöyle bitirdi:
- Dört mezhebin herhangi birine uyan Müslümana Ehl-i sünnet denir. Bunlar, birbirlerini kardeÅŸ bilirler. Tarih boyunca, dövüÅŸtükleri hiç görülmemiÅŸtir. Mezhebcilik yapmaz, birbirlerini kötülemez, dördünün de Cennete götüren yol olduÄŸuna inanırlar.
Müslüman, suç iÅŸlemez
Bir gün de sohbetinde;
- KardeÅŸlerim, memleketin kanunlarına karşı gelmemek, büyüklerine saygı göstermek hepimizin borcudur, buyurdu.
Ve ekledi:
- Kendi hükümetini yıkmaya kalkmak, en büyük ahmaklıktır.
Sordular:
- Neden efendim?
- Çünkü kanunsuz bir memleket, anarÅŸi içinde demektir ve yıkılmaya mahkumdur.
Åžöyle bitirdi:
- Büyüklerimiz; (Müslüman, günah da iÅŸlemez, suç da iÅŸlemez) buyurmuÅŸlardır.
|