Büyük âlim ve Velilerden Emir Hüsrev Dehlevi “rahmetullahi aleyh” hazretlerine, bir gün bazı sevdikleri;
- Efendim, dört mezhebin ibadetlerinde bazı ayrılıklar var. Bunun hikmeti nedir acaba? diye sordular.
Cevabında;
- Bu ayrılık rahmettir, buyurdu. Bunun rahmet olduÄŸunu Efendimiz “aleyhisselam” haber vermiÅŸtir. Çünkü, dört mezheb arasındaki ufak tefek baÅŸkalıklar, Müslümanların iÅŸlerini kolaylaÅŸtırmaktadır.
Ve daha açıkladı:
- Her Müslüman, vücut yapısına, yaÅŸadığı iklim ÅŸartlarına ve iÅŸ hayatına göre, kendisine daha kolay gelen mezhebi seçer. İbadetlerini ve her iÅŸini, bu mezhebin bildirdiÄŸine göre yapar.
- Tek mezheb olsaydı iyi olmaz mıydı efendim?
- Allahü teâlâ dileseydi, Kur’an-ı kerimde ve hadis-i ÅŸeriflerde, her ÅŸey açıkca bildirilir, böylece, mezhebler hasıl olmazdı.
- Öyle iyi olmaz mıydı?
- Hayır. Öyle olsaydı, Kıyamete kadar, dünyanın her yerinde, her Müslümanın tek bir nizam, tek bir emir altında yaÅŸamaları lazım olurdu ki, o zaman Müslümanların iÅŸi zor, halleri ve yaÅŸamaları güç olurdu.
Kıyamette şefaat olacak
Bir gün de bazı gençler;
- Efendim bizim dinimizde şefaat var mıdır? diye sordular.
Cevabında;
- Evet ÅŸefaat vardır, buyurdu. Nitekim hadis-i ÅŸerifte; (Ümmetimden, büyük günah iÅŸleyenlere ÅŸefaat edeceÄŸim) buyuruldu.
Ve ekledi:
- Resulullahın ÅŸefaat edeceÄŸine, kiramen katibin meleklerine ve Cennette Allahü teâlânın görüleceÄŸine inanmayan kimsenin arkasında namaz kılınmaz.
Sordular:
- Şefaatle ilgili başka hadis-i şerif var mı efendim?
- Çok var. Bir hadis-i ÅŸerifte de; (Kıyamet günü, mezardan önce çıkan ben olacağım ve en önce ÅŸefaat eden ben olacağım) buyuruldu.
|