Feridüddin Genc-i Åžeker hazretleri “rahmetullahi aleyh”, devrinin bir tekiydi.
Henüz doÄŸmamıştı ki, kerametleri görüldü.
Åžöyle ki;
Annesi ona hamile iken, bir komÅŸusunun erik aÄŸacına uzanmıştı bir gün.
Bir tane erik koparıp yiyecekti. Canı çekmiÅŸti zira.
Ancak elini uzatıp da tam koparacağı anda, ÅŸiddetli bir aÄŸrı duydu karnında. Büyük bir acı hissetti.
Ve vazgeçti onu koparmaktan.
Çok da memnun olmuÅŸtu koparmadığına.
Zira haram olurdu koparıp yeseydi eğer.
Hiç haram yemedim
Ferideddin büyüyüp de delikanlı olunca, bir gün konuÅŸuyorlardı annesiyle.
Kadıncağız;
- Oğlum, sana hep helal lokma yedirdim, dedi. Haramdan tek bir lokma yemek nasib olmadı bana da.
O zaman gülümsedi Ferideddin:
- AnneciÄŸim, hani sen bana hamile iken komÅŸunun erik aÄŸacına uzanmıştın da, tam koparacağın anda karnında bir aÄŸrı hissedip vazgeçmiÅŸtin, hatırladın mı?
Annesi düÅŸünüp;
- Evet, dedi. Öyle bir ÅŸey olmuÅŸtu gerçekten.
- O ağrının sebebi neydi, anlamış mıydın peki?
- Hayır oğlum, nerden bileyim.
- Öyleyse ben söyleyeyim anneciÄŸim. Sana o rahatsızlığı ben vermiÅŸtim o gün. Haram yemeni istemediÄŸim için karnında iken acı verdim sana. Sen de vazgeçtin.
Annesi şaşırdı:
- Öyle mi oÄŸlum.
- Evet anne. Bu, Rabbimizin bize büyük ihsanı olmuÅŸtu.
TaÅŸlar, ÅŸeker olurdu
Bu büyük zat, uzun yaz günlerinde her gün oruç tutar, çoÄŸu zaman yiyecek bulunmazdı evinde.
Açlığı artınca, aÄŸzına küçük taÅŸlar doldurur, o taÅŸlar, hikmeti ilahiyle bir anda çok lezzetli tatlı ÅŸeker olurlardı.
Hocası bunu görmüÅŸ ve;
- Bizim Ferid, ÅŸeker hazinesidir, buyurmuÅŸtu.
|